Ekmek poşete ne zaman girecek?

Ekmeğimizi ve gazetemizi sokağımızdaki bakkaldan alırız. Ekmek alırken karşılaştığımız kimi görüntüler içimizi kaldırır, midemizi bulandırır… Aslında farkında olmadan çoğumuz ekmek alırken bir kaç tanesini elleyiveririz. Gözümüzle değil, elimizle seçme alışkanlığımız vardır. Elimizin kiri ekmeğe geçmez, kayıp gider sanki. Oysa bakkalımızdan aldığımız ekmeğin üzerinde bir koruyucu unsur yok ki kiri , kirlenmeyi engellesin…

Ege Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Dr. Sezgin Ünal, ?Bizde en büyük yanlış ekmeğin bakkalda satılmasıdır? diyor ve ekliyor: ?Vatandaş ekmeği bakkaldan alır, hatta veresiye bile alır, ay sonunda öder. Bakkal da fırına öder. Bakkallar kızmasın, ama sorun ekmeğin her yerde satılması sorunudur. Dünyanın her yerinde ekmek üretildiği fırında ya da yanlızca ekmek satan dükkanlarda bulunur. Fırından alırken sorun yok, ama bizim fırınlarımız da ekmeği ambalajlamaya uygun değil. Aslında ambalaja da normalde katkılı ekmek girer.?

Gıda Yasası uyarınca, Türk Gıda Kodeksi?ne bağlı olarak çıkarılan ekmek ve çeşitleri tebliği 20 Ağustos 1997 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmişti. Bir yıllık hazırlık süresi sonunda, vatandaşlarımızın tükettiği en önemli gıda maddesi olan ekmeğin fırın dışında ambalajlı olarak satışa sunulması koşulu getirilmişti.

Bakanlık yetkilileri, ?fırıncılar ekmeği poşette satacak? diyor, fırıncılar ?sıcak ekmeği naylon poşete koyarsak hamur olur, halk çıtır ekmek seviyor? diye feryat ediyordu. Ama yasa da tebliğ de yürürlükteydi, açıktı; ekmek poşette satılacaktı. Cezalar kesildi, bakanlık, fırıncılar odası, tüketiciler; herkes bir şeyler söylüyordu.

Fırıncılar, ?Altyapı yetersiz, ekmek soğuduktan sonra poşete koyup bakkallara verebiliriz. Ama ekmeği nerede soğutacağız, poşet makinalarını nasıl sağlayacağız?? diyordu. Bir süre usulen, poşete giren ekmekleri yedik.

Peki sonra ne oldu? Herşey unutludu sanki. Tebliğ mi değişti, yasa mı? Hayır. Yasa da tebliğ de hala yürürlükte. Tarım Köyişleri Bakanlığı ise bir yıldan bu yana konunun tek yetkilisi.

İzmir?e baktığımızda, Fırıncılar Odası Başkanı Nejdet Durmuş?un belirttiğine göre, 650 tane ekmek fırını buluyor kentimizde. Ekmeği poşetleyerek satan şirket sayısı ise yedi ya da sekiz. ?Yasa uygulanıyor mu?? diye soruyoruz, Durmuş, ?Ceza yiyen oldu, ama bunun zorla olmayacağı anlaşıldı? diye yanıtlıyor. Yasanın uygulanmasıyla ilgili kentimizin Tarım Köyişleri Bakanlığı yetkilileri de aynı şeyi söylüyor.

İşin yatırımcı yönüne gelince… Konunun sıcaklığını koruduğu günlerde ülkenin poşet ihtiyacı için milyon dolarlık poşet yatırımıyla dikkat çeken Bak Ambalaj yetkilileriyle de görüştük. Halkın çıtır ekmek sevdiğini saptadıklarını belirten ve üretimlerini ?ekmeğin çıtırlığını koruyan özel bir delikli ambalaja kaydıran firma da bu konuda beklediğini bulamamış. Yasa yürürlüge sokulamayınca onlar da ihracata yönelmişler. Türk halkı niyetine hazırlanan ekmek poşetleri, İngiliz, Alman, Orta Avrupa ülkelerinin halkına nasip olmuş anlayacağınız.

Soframızın baştacı ekmeğin poşetlenmesi konusu sütunlara sığmayacak kadar geniş. Bu konuda herkesin söylecek bir sözü var. Ama en çok da biz tüketicilerin söleyecek sözü var.

Madem yasalar yürürlükte, o zaman ekmeğimizi bizden önce başkaları ellesin istemiyoruz.