Internet’te “İzmirliler için açık kürsüsü” başlığıyla yayınını sürdüren Rekor sitesiyle yaklaşık 5 yıl önce tanıştık. Sorunlara bakış, İzmir konuları, genel konular, kültür sanat, köşe yazıları gibi bölümleri var sitenin. Rekor, sitenin “Neden Rekor” bölümünde belirtildiği gibi, 1945 ve 50’li yılları arasında Güzelyalı ve Göztepe semtinde tek nüsha olarak yayımlanan belki de Türkiye’nin haftalık ilk semt gazetesinin adı. Fotokopi olanağının olmadığı yıllarda, elden ele dolaşarak yırtılıncaya kadar okunan semt gençlerine ait haberlerin, hikaye ve şiir denemelerinin, spor haberlerini yer aldığı bir gazete.
İzmir’e ilişkin düşünce yazılarının yer aldığı site, yayın hayatına başladığında daha “web sitesi de nedir” diye sorar bir durumdaydık aslında. Hatırlarsanız, 90’lı yılların sonunda Internet’e girmek için modem aracılığıyla çevirmeli bağlantıları gerekiyor, çevir bağlan yöntemiyle bin bir zorlukla Internet’e giriliyordu. Üstelik Internet’ten yararlanmak demek, yüklü telefon faturaları ödemek demekti.
O dönemde, Internet’i web sayfasını, sitesini diline alabilenler, şimdiki gibi on iki on üç yaşlarındaki öğrenciler değildi. Daha çok bilgisayar mühendisleri, bu fakültenin öğrencileri ya da konuyla çok ilgili kişiler Internet’in ve web sitelerinin nimetlerini anlayan şanslı bir azınlıktı.
Internet’in yeni tanındığı bir dönemde Rekor adında “web” sitesiyle karşımıza çıkan kişi, altmışlı yaşlarını aşmış, İzmir’in basın yaşamında çok önemli yeri olan bir gazeteci, Haluk Cansın’dı. Kendisini tanıtırken “emekli gazeteci” diyemiyorum. Çünkü fiilen emekli olmasına karşın, mesleğini Rekor sitesinde sürdürüyor Haluk Cansın. Kendisi de katılıyor bu görüşe: “Yolda karşılaştığım bazı kişiler, ‘Neler yapıyorsun’ diye soruyorlar. Emekliyim demiyorum, ‘Kendi gazetem var, onunla ilgileniyorum’ diyorum. Çünkü Rekor da, benim kendi yayın organım.”
Bu arada Haluk Cansın’dan, Haluk Amca diye söz etmemi yadırgamamanızı rica edeceğim. Çünkü Haluk Amca’nın sevgili kızı Nazlı’yla, üniversitede aynı sıralarda okuduk. Nazlı, Haluk Amca’yı bilgisayarla tanıştırıp kendisine haberciliğini İzmir için yapacağı bir web sitesinde sürdürme fikrini vermiş. Haluk Amca, “Eğer bu tanışıklık olmasaydı, ben şu emeklilik günlerini nasıl geçirirdim, bilemiyorum” diyor.
“Meslektaşlarınız içinde hobinizi paylaştığınız arkadaşlarınız var mı?” sorumu Haluk Amca şöyle yanıtlıyor: “Hala bilgisayarı çok zor bir şey zanneden insanlar var. Oysa o kadar zevkli ki, tadına varsalar bırakamazlar. Bilgisayar bir tiryakilik benim için.”
Evlatlarının birisi Amerika’da diğeri ise Kanada’da yaşayan Haluk Amca, eşi Güney Teyze’yi de ortak etmiş bu tiryakiliğine. Internet onlar için evlatlarıyla haberleşmenin en pratik yolu olmuş. İkisinin de yabancı dili iyi biliyor olmaları işlerini kolaylaştırmış.
İzmir medyasında uzun yıllar binlerce köşe yazısı yazan Haluk Cansın, yetmişli yaşlarında kendisine de bir ufuk açıp, “İzmirlilere bir açık kürsü” sunmuş, “Elektronik medya kentimizde de ülke basınında da ağırlığını giderek arttırıyor, güçleniyor. Uzak kalmamız mümkün değil” diyor.
Onüç yaşında annesine ait Remington marka yeşil bir daktiloyla başladığı yazın hayatını, şimdi bir Macintosh bilgisayarla sürdürüyor Haluk Amca. Geçen yıl ilk kitabı “Unutmaya Kıyamadıklarım” Yapı Kredi yayınları tarafından basılmış.
Rekor, www.cansin.com adresinde sizleri, “göndereceğiniz e-mail mesajlarıyla, ailemiz içinde yer almaya ve değerli düşüncelerinizi bütün aile üyeleriyle bu sayfalarda paylaşmaya davet ediyor.”
İzmirliler, açık kürsüden “İlginizi ve desteğinizi lütfen eksik etmeyiniz.”