Karaburun kadın kooperatifi destek bekliyor

Agro turizm, özellikle Yunanistan’da, İtalya’da son derece yaygın bir turizm türü. Bölgenin kültürüyle, doğal haliyle bozulmadan turizme açılması anlamına geliyor. Ev pansiyonculuğunun yapıldığı bu bölgelerde yöresel yemekler yeniyor, el sanatları yapımı izleniyor, yöre insanını toprağı ekişini, sebzeleri toplayışını, ekmeği pişirişini gözlemleyebiliyorsunuz.

Bölgemizde “agro turizm” deyince akla ilk geliveren yerlerden birisi Karaburun, Karaburun deyince de Karaburun Kadınları Agro Turizm Kooperatifi oluyor.
Kooperatif 2003 yılında ev pansiyonculuğunu desteklemek, yöredeki kadınlara gelir sağlamak amacıyla kuruluyor. Yunanistan Kadın Barış Girişimi ve Eymir Kültür Vakfı’ının desteğiyle çalışmalara başlayan kooperatif, bugün artık kendi ayaklarının üzerinde durmaya çalışıyor.

Sarpıncık, Parlak ve Küçükbahçeli köyünden 18 kadının bir araya gelerek kurduğu kooperatif köylerinin kalkınması için başlangıçta büyük fırsat olarak görülmüş. Ancak şimdi kooperatif yetkilileri, klasik “fon” sorunuyla başbaşa…
Yunanistan’daki yüzlerce kadın kooperatifinin agro turizm sayesinde ayakta kaldığını ve köylerini kalkındırdığını anlatan kooperatifin başkanı, emekli öğretmen Zehra Ömerler, ülkemizde bu tür oluşumlara yeterli devlet desteğinin olmamasından dertli.

Kooperatifte şu an etkin çalışan 12 üyenin bulunduğunu söylüyor Ömerler. Ev pansiyonculuğu için 2003 yılında İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü tarafından röleve çalışmaları yapıldığını, ancak yeterli kaynak bulunamaması nedeniyle çalışmaların durduğunu belirtiyor. “Ev pansiyonculuğu hız kesince arayışa girdik. Öncelikle elimizdeki kaynakları değerlendirelim diyerek reçel yapımına ağırlık verdik” diye ekliyor.

“Reçel üretiminde büyük hedefler koyamıyoruz. Üretici kadınlarımız ayda ortalama 100 YTL. kadar bir kazanç sağlıyorlar. Ancak bu sayede yöremizdeki çiçek açan enginarlar, karabaş otları, ebegümeciler değerleniyor. Belediye de bizi çok destekliyor, turizm fuarlarına katılıyoruz” diyen Zehra Hanım, ana hedeflerinin ev pansiyonculuğunu geliştirmek olduğunu vurguluyor.

Zehra Ömerler ve kooperatifteki kadınların yaşadıkları belki bir gün kitap olarak karşımıza çıkacak. Onları gündelik hayatlarından çıkartıp, bambaşka bir yola sokan çalışmaları bu tür girişimlerde bulunmak isteyen kadınlara ışık tutacak. Zehra Ömerler’in dediği gibi, diktikleri tohum elbette büyüyüp, köklenecek.

Karaburunlu kadınlar, kendilerine destek amacıyla nergiz soğanları alan İzmir Büyükşehir Belediyesi gibi İl Özel İdaresi’nin de desteğini bekliyorlar. Destek aldıklarında ise ilk yapacakları iş, web sitelerini yenilemek ve yaptıkları güzel çalışmaları, çektikleri güzel fotoları ziyaretçilerle paylaşmak.

Umarız, kent yöneticileri turizmden yüzde 3.9 pay alan İzmir’in, bu güzel beldesindeki kadınlarının ses getiren çabalarına desteklerini sürdürürler.