İzleyenler en çok kadın. En önde de Aziz Kocaoğlunun eşi Türkegül Kocaoğlu oturuyor. Kadınları herhalde semt merkezlerinden toplayıp getirdiler diyorum. Önüm, arkam, sağım solum kadınlara soruyorum “Nereden geldiniz?” diye. Kimi Karşıyaka, kimi Hatay, kimi Buca, kimisi de Bademler diyor.
Semtevlerindeki kadınlar örgüleniyor

“Krizden etkilenmeyen sektörlerden birisi gıda. Evinizde oturarak üreteceğiniz bir çok özel ürününüz var. Biz sizin evde yarattığınız ürünleri satmanız için ortamlar oluşturacağız. Bir kafeterya projemiz var. Balçovada açılacak bu kafeteryada kadınlarımız ürettikleri gıda maddelerini satacak, gelir elde edecekler.”
Şu an onay aşamasındaki kooperatifin adı S.S. Balçova Kadın, Çevre, Kültür ve İşletme Kooperatifi olacak.
Kurulma çalışmaları süren kooperatifin bu projelerle yılda birkaç trilyon ciro yapacağı inancında Çalkaya. İstenirse el ele vererek zorlukların aşılacağını vurguluyor. Kurtuluş Savaşında kadınların çabalarından örnekler veriyor. Mehmet Ali Çalkaya kadınlara, “Bu krizi erkeği ve kadınıyla omuz omuza aşacağız. Yerel yönetimler olarak siz hareketlenene kadar direksiyonu biz tutacağız, hareket başlayınca yönetim sizin elinizde olacak” diyor.
“Sakin Şehir”in kadınları salyangoz üretecek

Kadınlar Tunç Soyerin de sözlerini alkışlarla kesiyor. “Televizyondaki kadın programlarından bir alışkanlık oldu galiba kadınlarda, her cümle sonu alkışa komutlanmış gibi hareket ediyorlar” diye düşünmeden edemiyorum.
Soyer, 8 Martın kutlanacak şenlikli bir gün değil, aslında acılarla dolu hikayesi olan bir gün olduğunu anımsatıyor. “Kadınları senede bir gün hatırladığımız bugünü de tüketici toplumun mantığıyla daha çok tüketmek için araç olarak kullanmak isteyenler var” diyor.
Sakin Şehir” tanımlamasıyla Seferihisarı Türkiyenin gündemine oturtan Soyer, örnek aldıkları semtevleri projesini yaşama geçirmiş ilçede. Tunç Soyer gelişmeleri anlatıyor:

Seferihisarda da bir kadın kooperatifi kurulmuş. “Kadınların yaratıcılığının sonu yok” diyen başkan, ilçede kadınların salyangoz üretmek için yoğun araştırma içinde olduklarını, yurt dışına ihracat yapmayı hedeflediklerini anlatıyor.
İmeceyi yeniden hatırladık

Sakin Şehirin küreselleşmenin, emperyalizmin karşısında bir hareket olduğunu da anlatan Tunç Soyer, herkesi pazar günleri Sığacıkta düzenlenen kadın pazarına davet ediyor. Halden mal girişinin yasak olduğu, köylülerin kendi ürettiklerini sattığı pazar, tüm konukların ilgisi çekiyor.
Yakın zamanda kooperatif aracılığıyla Sefertası Lokantalarının açılacağı Seferihisarda unuttuğumuz tatları yeniden anımsayacağımızı anlatıyor keyifle Tunç Soyer.


Belki bir başka kadın festivalinde böyle bir manzarayı görmek kısmet olur.
Category: Köşe yazıları