Mali destek programlarıyla kentin kalkınması yolunda etkinlik gösteren İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA), kente “tanıtım desteği” vermeye hazırlanıyor. İzmir’i dört ayrı dilde tanıtacak reklam filmleri, turizm kararlarını etkileyecek uluslararası kanallarda yayına girecek. İçerik oluşturma çalışmaları süren kent odaklı İngilizce web sitesiyle de İzmir’in tarihi, turistik değerlerini kapsamlı biçimde tanıtacak.
Türkiye’de hizmet veren 26 kalkınma ajansından biri olan İZKA, İzmir’de 2008 yılından bugüne toplam 16 mali destek programı ilan etmiş. Proje teklif çağrıları, doğrudan faaliyet desteği ve güdümlü projeler kapsamında 556 proje imzalayan İzmir Kalkınma Ajansı kent ekonomisine 214,7 milyon lira kaynak aktarmış.

İzmir ekonomisinin çok sektörlü olduğunu ve sağlam bir ticaret kültürü bulunduğunu belirten İZKA Genel Sekereteri Murat Yılmazçoban’la mali projeleri nasıl hazırladıklarını, proje dağıtıldıktan sonra yapılan polemikleri, yatırım destek ofisinin kente yatırımcıları çekmek için yaptığı çalışmaları, kümelenmenin önemini, proje yazma kültüründeki gelişmeleri ve turizm sektörüne desteklerini konuştuk.
Mali destek projesi hazırlama

Mali destek projelerini hazırlarken kentin bölge planlarına göre hareket ettiklerini belirten Yılmazçoban, 2014 – 2020 bölge planında olduğu gibi hedeflerin, kentin hangi eksende gelişeceğinin çok net tanımlanmış olduğunu dile getiriyor. Murat Yılmazçoban, “Bize gelen tüm önerileri, geri bildirimleri de dikkate alıyoruz. Bunları bir süzgeçten geçiriyoruz. Bir öneri geldiği zaman bunun bölge için ne kadar önemli olduğuna, bölge kalkınmasına ne fayda sağlayacağına dikkat ediyoruz” diyor.
Ajansta projesi olan kişi ya da kurumlar için danışmanlık hizmeti veren bir personelin bulunduğunu ve bunun önemli bir hizmet olduğuna dikkat çeken Yılmazçoban, kimi zaman proje kurallarının katı olması nedeniyle eleştirildiklerini de söylüyor. Yılmazçoban, “Proje kurallarımız katıdır. Aynı durum, hassasiyet Avrupa Birliği projeleri için de, başka devletlerden aldığınız projelerde de geçerli. Proje yaparken karadüzen iş yapamazsınız. Detaylı düşünüp fiyat analizini çıkartmanız, hangi işi önce, hangisini sonra yapacağınızı düşünmeniz gerek” diye konuşuyor.

Mali destek projeleri açıklandıktan sonra kimi zaman ajansa tepkiler gelebildiğine değinen Yılmazçoban, “Bizim belirli bir duruşumuz var. Hiçbir siyasi, ideolojik bir angajmanımızın olmadığını herkesin bildiğini düşünüyoruz” diyor. Murat Yılmazçoban, “Belediyeler, STK’lar bizim için eşit değerde ve önemdedir. Herhangi bir siyasi ayrıma gitmeden fonları etkin bir şekilde kullanmaya, bunları kullanırken de iyi ilişkiler geliştirmeye, bu ilişkileri de yine bölge için kullanmaya çalışıyoruz” diye ekliyor.
İZKA Genel Sekreteri Yılmazçoban, 2015 yılında İzmir’de verilen mali destek programları toplamının 55 milyon lira olduğunu, bu bütçeyi en doğru yere kanalize etmeye çalıştıklarını anlatıyor. Murat Yılmazçoban, projeleri değerlendiren ekibin kurumun dışından, sektöründe uzmanlaşmış, deneyimli, özel ya da kamuda saha deneyimi olan insanlar olduğuna da dikkat çekiyor.
Proje yazma kültürü gelişiyor

İZKA’nın verdiği eğitimlerle proje yazma kültürünü de geliştirdiğine değinen Murat Yılmazçoban, “Bizden proje desteği alan kimi kuruluşların daha sonra Avrupa Birliği projelerinde de başarılı olduğunu görüyoruz” diyor. “Kalkınma uzun soluklu bir süreç, bunlar programlarla, planlarla hayata geçecek” diyen Yılmazçoban, sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Sorunları çözerken projeler önemli bir yer kazanıyor. Bunu gerek bizim belirli dönemlerde açıkladığımız mali projelerle, gerek güdümlü projelerle hayata geçirebiliriz, biz bütün kalkınma konusunda birşey yapmak isteyen insanlara yardımcı olmak için buradayız. Herşeyi yapma şansımız yok ama en iyisi yapmaya çalışıyoruz. Onlar da bize en iyi şekilde projelerini getirirlerse biz de elimizden geldiğince en adil şekilde süreçleri çalıştırıp o konudaki sorunları çözmeye çalışıyoruz. Biz projelere herkes başvursun isteriz. Proje yazılmasını teşvik ederiz. Fikri projeye dönüştürmek zordur, bunun için proje koordinatörlerinin de işi gerçekten zordur.”
Kümelenme, yenilikçilik, girişimcilik
Fon dağıtımının İZKA’nın öne çıkan etkinliği gibi göründüğünü, ancak bölge planı doğrultusunda çok yönlü çalışmaları olduğunu anlatan Murat Yılmazçoban, kümelenme, yenilikçilik ve girişimcilik alanlarında yoğunlaştıklarını söylüyor. “İzmir çok sektörlü bir kent. Tarım, turizm, ticaret kentin geleneğinde var” diyen Yılmazçoban, kentte kalkınmanın gerçekleşmesi için kümelenmenin, birlikte iş yapma kültürünün gelişmesine destek verdiklerini belirtiyor. İZKA’nın yenilikçiliğin desteklenmesi için geçtiğimiz yıl bir fizibilite çalışması yaptırdığını anlatan Murat Yılmazçoban, 2016 yılı faaliyet raporlarında yer alan “yenilik fonu” konusuna ilişkin şu bilgileri veriyor:

“Bu fonla amaç yenilik fikri olan insanların çalışmalarını değerlendirecek, hayata geçirecek parlak fikirleri destekleyecek bir sistem oluşturulmasıydı. Ama bu halen Türkiye’de oturmamış bir sistem. Bunun içinde melek yatırımcı var. Bunun alt mevzuatının olması gerekiyor. Fikri mülkiyet konuları var. Bu herkesin ilgisini çeken, doğrudan istihdama katkısı olan bir konu. Biraz mevzuatının oturması gerek, takip ediyoruz.”
Yılmazçoban, İzmir Kalkınma Ajansı’nın izlediği konulardan birinin de “kod yazarlığı” olduğunu anlatıyor. Murat Yılmazçoban, “Bunun teşvik edilmesini gündemimize aldık. Gençler sadece oyunu tüketen olmasın bugün oyun oynasın yarın yazılım yapsın. Bugün çok büyük ekonomisi var. Malzemesi iyi bir bilgisayar ve sizin hayal gücünüz. İzmir’de de bu konuda güzel çalışmalar var. Desteklediğimiz alanlardan bir tanesi” diyor.
Yatırım destek ofisi
İZKA’nın kente yatırım yapmak isteyen kişi ve kurumlara yardımcı olmak üzere “Yatırım Destek Ofisi” kurduğunu anlatan Yılmazçoban, özellikle “yenilenebilir enerji ve bilgi iletişim” sektörü üzerinde yoğunlaştıklarını da söylüyor. Yatırım için kendilerine ulaşan yerli yabancı herkese bilgi ve belge anlamında destek olduklarını belirten Murat Yılmazçoban, sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Daha çok odaklandığımız konu da yabancıları buraya çekmek, yatırım yapmalarını sağlamak. Çok sayıda istihdam sağlıyor, bilgiyi getiriyor. Çünkü İzmir bunu hak ediyor, özellikle lojistik olarak, pazarlara ulaşım açısından. İzmir’de yatırım yapılacak çok sayıda sektör var. Odaklanmamız, avantajlı olduğumuz şeyi bulmamız gerek. Bizim bulduğumuz iki sektörümüz var. Yenilenebilir enerji, ikincisi bilgi iletişim sektörü. Özellikle bu iki sektöre odaklanmış durumdayız.”
İZKA Genel Sekreteri’ne 2016 yılının mali destek projelerini sorduğumuzda, “Çalışma programımız belirlendi ama açıkçası biz fırsat eşitliği olsun diye deklare etmiyoruz” karşılığını veriyor.
Reklamlar Mayıs’ta başlıyor

Turizm profesyonelleri “İzmir yurt dışında tanınmıyor, bilinmiyor” savıyla kentin uluslar arası alanda tanınırlığının ve bilinirliğinin arttırılması, bunun için de tanıtım etkinliklerine ağırlık verilmesi gerektiğini dile getiriyor. Önemli ölçüde döviz girdisi sağlayan ve kente katma değer sağlayan turizm sektörü için tanıtım etkinliklerinin büyük önem taşıdığı vurgulanıyor. Yönetim kurulu kararı doğrultusunda İzmir’in tanıtımına daha fazla katkı koymaya hazırlanan İZKA, kentin tanıtımı yolunda iki önemli çalışma başlatıyor.

Mayıs ayında kenti dört ayrı dilde tanıtan reklam filmleri, turizm kararlarını etkileyecek uluslararası kanallarda yayına girecek. Reklamlarda İzmir’in güvenli bir şehir olduğu vurgulanacak, canlı kent yaşamı, sahip olduğu birbirinden değerli tarihi ve turistik değerleri, biyolojik ekosistemi anlatılacak. İZKA’nın yaptığı bir diğer çalışma ise İngilizce hazırlanan web sitesi. Yine Mayıs ayında yayına girmesi planlanan ve içerik çalışmaları süren web sitesi de İngilizce olacak ve İzmir’in tarihi, turistik değerlerini kapsamlı bir şekilde tanıtacak.

İZKA Genel Sekreteri Murat Yılmazçoban, 59 sektörü etkileyen turizm sektöründe tanıtımı desteklemek için İngilizce, Fransızca, Almanca ve İtalyanca dillerinde hazırlanan tanıtım filmi için çalışmaların Eylül ayından bu yana sürdüğünü, tanıtımların sosyal medyada da yayımlanacağını belirtiyor. İzmir’in yatırım olanaklarıyla ilgili olarak halen yayında olan
Invest in İzmir alan adlı web sitesinin dışında, kentin turizm olanaklarını tanıtan yeni bir web sitesi hazırladıklarını da anlatan Yılmazçoban, “Mayıs ayında sitenin lansmanını yapacağız. Site yabancı dilde İzmir’in uluslararası tanıtımını yapacak. Kent odaklı, turizm değerlerin içeren derli toplu bir bilgi kaynağı olacak” diyor.

İzmir’in kentsel stratejik planında ortaya çıkan sonuçlarından birinin, kenti tek ses olarak uluslararası fuarlarda tanıtmak olduğunu da anımsatan Murat Yılmazçoban, “Kentin turizm konusundaki çatı kuruluşu olarak uluslararası fuarlarda stant alıyoruz. Fuarların öncesi ve sonrasında katılımcı kuruluşlarla, paydaşlarımızla toplantılar yapıyoruz. Öte yandan bloggerları, turizm yazarlarını ya da seyahat acentası yetkililerini İzmir’de ağırlıyoruz” diye konuşuyor.