Bornova Belediyesi, Bosna Hersek’in Srebrenica kentinde 1995 yılında yaşanan soykırımın 22. anma yılında bir dizi etkinlik düzenledi. Bosna Hersek’te “barış yürüyüşü” Marş Mira’ya katılan Aylin Telef ve Ayşegül Çetinkalp’in “Ölüm Yolunda Barış İçin Yürüyenler” konulu fotoğraf sergisi büyük ilgi gördü. Bosna Hersek Kayıp Kişiler Enstitüsü Müdürü Amor Maşoviç’in ülkesinde çeyrek yüzyıl önce yaşanan trajediyi gözler önüne seren “Srebrenica Soykırımının Sessiz Tanıkları” konulu konferansı ve sunumu ise izleyenleri gözyaşlarına boğdu.

Bosna Hersek Fahri Başkonsolosluğu ve Türkiye Bosna Hersek Kültür Dernekleri Federasyonu (TBHKDF) işbirliğiyle düzenlenen etkinlikler, Bornova Belediyesi’nin Uğur Mumcu Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. Etkinlikler, İzmir Vali Yardımcısı Cumhur Güven Taşbaşı, Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila, Başkan Yardımcısı Hüseyin Hamamcı, Bosna Hersek Fahri Başkonsolosu Ahmet Kemal Baysak, TBHKDF Başkanı Eşref Temiz, TBHKDF Önceki Dönem Başkanlarından Bornova Belediyesi Meclis Üyesi Cemal Şenel, federasyon üyesi derneklerin başkanları ile yaşamlarını İzmir’de sürdüren Boşnaklar’ı bir araya getirdi.
Barış yürüyüşünde iki İzmirli kadın

Savaş sırasında Sırp güçlerinden kaçarak Tuzla’ya ulaşmaya çalıştıkları yürüyüş yolunda yaşamını yitiren Boşnaklar’ı anmak için her yıl yinelenen “Barış Yürüyüşü”ne (Marş Mira) İzmir’den katılan Aylin Telef ve Ayşegül Çetinkalp’in fotoğraflarından oluşan sergi, Uğur Mumcu Kültür ve Sanat Merkezi’nde sergilenmeye başladı. Telef ve Çetinkalp’in yürüyüş sırasında çektiği 50 fotoğraftan oluşan ve 10 Temmuz 2017 Salı gününe kadar açık alacak sergi 11 Temmuz 2017 Salı günü saat 19.00’dan başlayarak Çamdibi Atatürk Parkı’ndaki Srebrenica Soykırım Anıtı çevresinde sergilenecek.

Serginin açılışında konuşan Aylin Telef, yürüyüşe katılarak yaşananların tanığı olduklarını ve bu tanıklığı fotoğraflarıyla herkese anlatmaya çalıştıklarını söyledi. Ayşegül Çetinkalp ise üç gün süren 110 kilometrelik yol boyunca günde ortalama 30 kilometre yürüdüklerini anlatırken, “Cennet gibi bir coğrafyada, kuş sesleri, yeşil bir doğa içinden geçerken insanlık dışı nasıl böyle bir acı yaşanmış anlamak mümkün değil” dedi. Gözyaşlarını tutamayan Çetinkalp, bu acıyı unutturmamanın herkesin görevi olduğunu dile getirdi.
Savaşın sessiz tanıkları

Serginin ardından Uğur Mumcu Kültür ve Sanat Merkezi’nde Bosna Hersek Kayıp Kişiler Enstitüsü Müdürü Amor Maşoviç’in “Srebrenica Soykırımının Sessiz Tanıkları” konulu konferansı ve sunumu gerçekleşti. Konferans öncesi izleyicilere seslenen Türkiye Bosna Hersek Kültür Dernekleri Federasyonu Başkanı Eşref Temiz, etkinliklerine destek veren ve ev sahipliği yapan Bornova Belediyesi’ne ve Başkan Olgun Atila’ya teşekkür etti.

Bosna Hersek Fahri Başkonsolosu Ahmet Kemal Baysak da Avrupa’nın ortasında, dünyanın gözü önünde Boşnak topluluğuna karşı tarihte görülmemiş bir soykırım suçu işlendiğini söyledi. Bosna Hersek’te savaş suçu işleyen ve soykırımı gerçekleştiren kişilerin bir kısmının elini kolunu sallayarak dolaştığını anlatan Baysak, “Suçluların bazıları ceza aldı, 40 yıl ceza verdiler. 40 yıl insan ömrü için uzun zaman olabilir ama katlettiklerini düşününce suçun cezası ömür boyu olmalıydı. Avrupa’da idam cezası olmadığı için Batı dünyası ömür boyu cezayı bile bizim şehitlerimizden esirgedi” dedi.

Srebrenica’da düzenlenen anma törenine 22 yıldır katıldıklarını kaydeden Bosna Hersek Fahri Başkonsolosu Ahmet Kemal Baysak, bu yıl törene federasyon üyesi derneklerden 80 kişilik bir grubun da katılacağını söyledi. Baysak, Bosna Hersek’te yaşanan acıların unutulmaması ve unutturulmaması adına desteğini esirgemeyen Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila’ya günün anısına bir onur ve teşekkür belgesi vererek teşekkür etti. Konferans öncesi fotoğrafları sergilenen Ayşegül Çetinkalp ve Aylin Telef’i de kutlayan Ahmet Kemal Baysak, “Bu iki genç kadın arkadaşımız çok zorlu bir yolu aşarak büyük cesaret gösterdiler. Yoruldular, tırnakları düştü, ama bu tanıklığı fotoğraflayarak farkındalık yaratmak için bu sergiyi açtılar. Bu yıl onlardan sonra aramızdan iki genç kızımız daha bu yürüyüşe katılacak. Onlara da güç kuvvet diliyoruz” diye konuştu.

Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila da, Bosna Hersek’te yaşanan soykırımı unutturmamak adına elinden gelen desteği vermenin bir insanlık görevi olduğunu söyledi. Atila, “Srebrenica’da 22 yıl önce yaşanan soykırımı, dünya liderlerinin katıldığı törenlerde dünyaya kabul ettiren tıpkı bizim kadınlarımız gibi güçlü Srebrenica annelerinin ellerinden öpüyorum. Bu tüm dünyanın ayıbı, unutturmamak ise hepimizin görevi” dedi.
200 bin kişi yaşamını yitirdi

Bosna’daki savaş sırasında kaybolan kişileri ve gömüldükleri toplu mezarları bulmak amacıyla 25 yıldan buyana çalışmalar yapan Kayıp Kişiler Enstitüsü Müdürü Amor Maşoviç yaklaşık 200 bin kişinin yaşamını yitirdiği savaş sırasında 32 bin 150 kişinin de kayıp olduğunu anlattı. Savaşta en az iki milyon kişinin ülkesini terk etmek zorunda kaldığını belirten Amor Maşoviç, “En az 30 bin tecavüz vakasıyla karşılaştık. Bebeklerden orta yaşlılara hatta erkeklere kadar. 1600 cami kilise ve mescit yakıldı ve bazıları tamamen yok edildi. İnsanlara yönelik soykırım dışında bir kültür soykırımı da yaşandı. Şehir kütüphanesinde milyonlarca kitap yandı kültürel bir kayıp yaşandı.200 binden fazla kişi hayatını kaybetti, 32 binden fazla kişi kayboldu” diye konuştu.

Savaşta “ölüm kampı” denilen kamplarda en az 150 bin kişinin kaldığını anlatan Amor Maşoviç, toplu mezarların çoğunun bu kamplarla bağlantılı noktalarda olduğunu kaydetti. Kayıpları aramaya başladıkları 21 yıl boyunca 750’den fazla toplu mezara ulaştıklarını söyleyen Maşoviç, Potoçari Anıt Mezarlığı’nda katledilen 8 bin 372 kişinin adının bulunduğunu belirtirken, bunların içinde üç kuşak ailelerin de bulunduğunu dile getirdi. Kayıpların toplu mezar sahaları, kanyonlar, göller, su havzaları, terk edilmiş yerler ya da atık madde depoları gibi yerlerde bulunduğunu anlatan Amor Maşoviç, kimi zaman bu suça ortaklık etmek zorunda kalan kişilerin daha sonra vicdan azabı nedeniyle kendilerine bilgi verdiğini de söyledi.
20 saniye yaşayan bebek

Bu kayıplardan 8 bin 372 kişinin Srebrenica’da üç gün süren soykırımda yaşamını yitiren insanlardan oluştuğunu anlatan Amor Maşoviç, bu sayının bu kadarla kalmayacağını tahmin ettiklerini de dile getirdi. Yaşanan acıları anlatırken konuklarla birlikte duygu dolu anlar yaşayan Maşoviç, “Bu sene Srebrenica’daki Potaçari Anıt Mezarlığı’nda düzenlenecek törende defnedilecek kişilerin bir kısmını 18 yaşından küçükler oluşturuyor. Aralarında sadece 20 saniye yaşamış olan bir bebek de var. Törene katılacak herkesi bu bebeğe bir fatiha okumaya çağırıyorum” derken göz yaşlarını tutamadı.
Devam eden soykırım
Defin sırasında taşınan tabutlarda çoğu kez şehitlerin tam bedeninin bulunmadığını anlatan Amor Maşoviç, bazen tek bir parmak ya da kemik bulunduğunu söyledi. Kayıplardan bir parça bulunup araştırma merkezinde DNA testiyle kimlikleri belirlendiğinde ailelerin kapısını çaldıklarını anlatan Amor Maşoviç şu bilgileri paylaştı:

“Bir insanda 206 parça kemik bulunuyor. Biz yaptığımız çalışmalarda bir soydaşımıza ait parçaları 5 farklı toplu mezarda bulduk. Bu kişiye ait sadece 6 parçaya ulaşabildik 5 ayrı mezarda. Toplam 32 kilometre mesafe vardı mezarlar arasında. Kalan 200 parçası kim bilir nerede? Srebrenica’da ailelere ulaşıp ‘Bir kemik bulduk’ dediğimizde kağıt imzalıyorlar, defin yapalım mı, yapmayalım mı diye. Ama biliyorlar ki belki 20 sene sonra tekrar kapıları çalınacak ve bir kemik daha bulunduğu söylenecek onlara. Bu nedenle ben buna bitmemiş, devam eden soykırım diyorum.”
Kendisine gazetecilerin sıklıkla bu işi nasıl sürdürebildiğini sorduklarını da söyleyen Amor Maşoviç, “Cevabım hep aynı. Lütfen söyleyeceklerimi kendiniz ve çocuklarınız için aklınızda bulundurun. Hatırlamaya mecbur kaldığım şeyler o kadar ağır geliyor ki, bunu unutmak düşüncesi daha korkunç” diye konuştu.