Nüfusu yaklaşık 11 milyon olan Yunanistan için de turizm, tıpkı ülkemizde olduğu gibi vazgeçilemez bir gelir kaynağı. Türkiye’de son üç yıldır yaşanan krizin etkileri yavaş yavaş dağılırken, Türk gezginlerin komşuya verdiği destek sürüyor.
Geçen yıl Türkiye’den Yunanistan’a ve adalara giden turist sayısının 1,5 milyonu aştığını söylüyor istatistikler. Yunanistan’dan Türkiye’ye gelen turist sayısının ise 200 bin dolayında olduğu belirtiliyor. Yunanlı yetkililerin verdiği bilgiye göre, Türkiye’den Yunanistan’a giden turistler, ülkenin toplam turizm gelirlerinin yüzde 8’ini karşılıyor.
Foça’da düzenlenen “Turizmde Türk Yunan Sınır Ötesi İşbirliği” konulu panelde anlatılanlar, Yunan adalarına neden bu kadar Türk turistin gittiği sorusuna açıklık getiriyor. Foça Belediyesi Reha Midilli Kültür Merkezi’nde düzenlenen panelde konuşan Sakız Aile Konaklamaları Derneği Başkanı Dimitrios Kytrilakis, Türkiye’den adalara çok sayıda turist geldiği bir gerçek. Geçen yıl Sakız Adası’na 82 bin Türk turistin giriş yaptığı saptandı. Bana göre, bunun en önemli nedeni komşuluk ilişkisi” diyor.
Kytrilakis, Türkler’in Sakız, Midilli, Rodos, Samos ve Kos adaları içinde en çok Sakız’ı tercih ettiğine söylüyor. Dimitrios Kytrilakis, “Adalardaki özgür ortam da Türkler’e cazip geliyor. Bir de bizim eğlence anlayışımız aynı sizinle” derken kodlarımızın ortak olduğunu söylüyor. Çeşme eski Esnaf Odası Başkanı Mustafa Cenger’le altı yıl önce bir işbirliği protokolü imzaladıklarını anımsatan Kytrilakis, bu anlaşmanın hala geçerli olduğunu, “iki ülke tek destinasyon” çalışmasının her iki ülke için de büyük önem taşıdığını kaydediyor.
“Bizler sanki Tanrı tarafından kutsanmış bir denizin etrafında yaşıyoruz, çok şanslı insanlarız” diyen Dimitrios Kytrilakis, gazetelerde Türkiye’nin bu yıl 35 milyon turist beklediğini okuduğunu, bundan büyük mutluluk duyduğunu belirtiyor. Panele katılan Sakız Adası Belediye Başkan Yardımcısı Tziotis Apostolos da Türkler’in adalara yoğun ilgisini tarihe dayanan komşuluk ilişkileriyle açıklıyor. Öte yandan Sakız’a ziyarete gelen 82 bin kişinin, İzmir gibi 4 milyonluk bir şehir için çok önemli bir sayı olmadığını dile getiriyor.
Sakız Adası Belediye Başkan Yardımcısı, Türkler’in lüks otellerin olduğu adalar yerine daha sakin ve sade adaları seçtiğini de anlatıyor. Sakız Adası’nda yaş ortalamasının 50 olduğuna değinen Tziotis Apostolos, yüksek öğrenim görmüş gençlerin çalışmak için ada dışına çıktığını, bunları engellemek için turizmde yenilikler yapmak zorunda olduklarını dile getiriyor. Apostolos, “Adamızı korumak zorundayız, ama aynı zamanda charter seferlerini artırmak ve paket turlar yapmamız gerekiyor. Bunları yaparken de adamızın geleneksel ortamını bozmamaya çalışıyoruz” diyor.
Sakız Adası’nda 6 bin yatak bulunduğu bilgisini veren Sakız Ticaret Odası Başkan Yardımcısı George Georgoulis ise Sakız’dakilerin de Foça’ya gelmesi gerektiğini belirtiyor. “İki ülke tek destinasyon” çalışmasının hızlanması için hemen proje yapmak istediklerini söyleyen Georgoulis, kendi adalarında da Çeşme’de olduğu gibi bir havaalanı genişletme çalışması yapıldığını anlatıyor. Ancak ada olarak asla Alaçatı ya da Mikanos gibi olmayacaklarına, doğal ortamlarını koruyacaklarına dikkat çekiyor.
Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı ve Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler de Türkiye’den Yunanistan’a giden 1,5 milyon ziyaretçiye karşı komşudan gelen 200 bin sayısının artması gerektiğini belirtiyor. İki ülke arasındaki turizm işbirliğinin “kazan – kazan” yöntemiyle sürmesini istediklerini dile getiren İşler, “Sizin de gelmeniz lazım komşum” diyor.
Türk turizmcilerin ada turizmcileriyle rakip olmadığını vurgulayan Mehmet İşler, “Bundan sonra el ele verelim ve bu arama çalışmasını geliştirerek tekrarlayalım. İki ülke arasında işbirliğini artırmak için bir hafta süreyle ‘iki ülke tek destinasyon’ projesini yaşama geçirelim. ‘Üç gün sizde dört gün bizde, dört gün sizde üç gün bizde’ şeklinde çalışmalar yapalım, vizelere kolaylık getirelim” diyor.
Adalarda destinasyon yönetiminin başarılı olduğuna değinen İşler, “Bir adada dört ayrı koyda dört ayrı konseptte yerleşim var. Hidra’da ayrı, Santorini’de ayrı, Pantos’ta başka, Midilli’de, Sakız’da başka konsept var. Her birinde başka neden oluşturdukları için tesis odaklı değil destinasyon odaklı tercih yapmaya neden oluyor” görüşünü paylaşıyor. Mehmet İşler, “Euro 5 lirayı gördüğüne göre adaların artık ucuz olduğunu söyleyemeyiz. Ama hala bir giden bir daha gidiyorsa başarılı bir destinasyon yönetiminden söz edebiliriz” diye ekliyor.
ETİK Danışma Kurulu Başkan Yardımcısı Avukat İlker Ünsever, komşudan da ortak değerlerin güzelliğini yaşamak için Türkiye’ye turist gelmesi gerektiğini söylüyor. Ünsever, “Biliyorsunuz bizde aileler misafirlikten dönerken, komşusuna ‘Bize de bekleriz’ der. Biz komşu olarak birbirine çok yakın iki toplum ve kültürü yaşıyoruz. O nedenle biz de sizi bekliyoruz. Bizim birbirimizle dayanışmamız gerekiyor” diyor.
ETİK Başkan’ı İşler’in dediği gibi, Euro’nun 5 lirayı gördüğü, her şeyin 5 ile çarpıldığı, pasaporta, ulaşıma zam geldiği şu günlerde bakalım adalardaki çekicilik ne kadar sürdürülebilir olacak. Sosyal medya paylaşımlarından göreceğiz…
Anlatılan hep aynı hikaye
Panele katılmak üzere Foça’ya ilk kez gelen Sakız Adası Belediye Başkan Yardımcısı Tziotis Apostolos ile etkinlik öncesi verilen yemekte kısa bir süre söyleştik. Kendisinin de turizmci olduğunu ve bir oteli bulunduğunu söyleyen Apostolos ile söyleşimizi çevirmen Yoanna Hacısamuyiloğlu Taşkıran’ın yardımıyla gerçekleştirdik. Apostolos’a aile büyüklerimin 1923 yılında Girit ve Kos Adası’ndan geldiğinden söz ettim. Onun ailesi de 1922’de Çeşme’den Yunanistan’a dönmüş. Nevşehirli bir Rum ailenin kızı olan, uzun yıllar Yunanistan Konsolosluğu’nda tercümanlık yapan çevirmenimiz Taşkıran, “Ne kadar tanıdık cümleler, anlatılan hep aynı hikaye” diyor.
Sakız Adası Belediye Başkan Yardımcısı Apostolos, Foça’daki tarihi ve kültürel çalışmalardan, insanlarından çok etkilenmiş. “Burası böylesine misafirperver olduğuna göre sizin ülkeniz turistle dolup taşmalı” diyor, Türk Yunan halklarının arkadaş olmaktan başka bir seçeneği olmadığını vurguluyor. Türk turistin kendileri gibi olduğunu, yemek ve eğlenmek için para harcamayı sevdiğini söylüyor.
Sakız Adası Belediyesi Turizm Sorumlusu Rena Pagoudi Damigou ise, tanıtım amacıyla ada yöneticilerinin on yıldan buyana Türkiye’deki Travel Turkey Fuarı’na katıldıklarını söylüyor. Ticaret Odası’ndaki seçimleri yakından izlediklerini de belirten Damigou, “Ticaret Odası eski Başkanı Ekrem Demirtaş’la kurulan iyi ilişkilerin yeni Başkan Mahmut Özgener’le de süreceğinden eminiz. Biz olumlu işbirliğimizin sürmesini diliyoruz” diyor.
Category: Köşe yazıları