Büyük zafere ilişkin bu bayram, 1925 yılında Türk Tayyare Cemiyeti’nin kuruluşunun ardından “30 Ağustos Zafer ve Tayyare Bayramı” adını almış. Büyük zaferin yıldönümü 1950’li yıllara kadar bu adla, ama bugünkünden daha coşkulu kutlanmış. O yıllarda Zafer Bayramı coşkusuna, bir de halkın Türk Tayyare Cemiyeti’ne armağan ettiği bağış uçakların coşkusu eklenmiş.

Dünyada uçak profilleri çizen yaklaşık 40 sanatçı arasında yer alan, ülkemizde ise bu alana gönül veren birkaç sanatçıdan biri olan Soygeniş, yurt dışında “profil artist” diye tanımlanıyor. Soygeniş, “Ülkemizde bu işi bilgisayar ortamında, benim gibi yapan biri daha yok. Varsa, çıksın, yarışalım” diyecek kadar da iddialı. Uğur Soygeniş’in tüm ayrıntılarını gözeterek çizdiği uçak profillerini görünce hayran kalmamak mümkün değil.
Soygeniş, 1987 yılında girdiği Dokuz Eylül Üniversitesi Grafik Tasarım Bölümü’nde okurken başlamış uçak profili çizimlerine. Ancak, uçaklara ve uçak çizimlerine merakı uzun yıllar öncesine gidiyor. Çocuk yaşlarında uçak üreten firmalara gönderdiği mektuplar yanıtsız kalmamış. Firmalar, teşekkür mektubu ve uçakları anlatan broşürler, el ilanları, posterlerle karşılık vermiş. 1978 yılından buyana biriktirmiş tüm materyalleri.

Uçağın yandan – profilden çizimi olarak tanımlanan “profil art” sanatıyla uğraşan bir kişinin mutlaka havacılığa gönül vermesi gerektiğini dile getiren Soygeniş, çalışmaları için öncesinde uzun bir araştırma yaptığını anlatıyor. “En az üç-dört gün araştırıyorum yapacağım modeli. Renkli, siyah beyaz fotoğraflarını buluyorum. Modellerini incelerim. Silahları neler? Neresinde, hangi karakterde, ne yazı var? Vidaları, perçinleri nasıl, kaç tane? Hangi boya kullanılmış? Bütün bunları araştırırım” diyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Tüm bilgileri, ayrıntıları belirledikten sonra çizeceğim uçakların boya renk kodlarını öğrenirim. Çizimlerimde kullandığım renk kodları, çizdiğim uçakların boyandığı renk kodlarının aynısıdır. Tüm malzemeleri hazırlar, ondan sonra çizmeye koyulurum. Tüm çizimlerimi bilgisayar ortamında, piksel tabanlı sayısal fotoğraf işleme yazılımıyla yaparım. Zahmetli ama bir o kadar da yetenekli bir program olduğu bilinir. Bir çizimde en az 100 katmanla çalışırım. Herşeyi tek tek, elde hazırladığım için sonuç benim açımdan keyifli olur.”

“Ağırlıkla savaş uçağı çiziyorum, ama arada yolcu uçakları da yapıyorum. Jetler, pervaneli uçaklar var aralarında” diyen Uğur Soygeniş, bu güne kadar yaklaşık 800 çizim yapmış. Türk Hava Kuvvetleri’nin tarihi boyunca kullandığı 60 uçak da çizimleri arasında yerini almış. Uçak firmalarına özel renk ve desen çalışmaları yapan Soygeniş, Cumhurbaşkanlığı’nın yeni uçakları için de tasarımlar hazırlamış.
Uğur Soygeniş, Türk Hava Kuvvetleri’ne çok sayıda çalışmasını göndermiş. Türk Hava Kuvvetleri’nin kuruluşunun 100. yılı nedeniyle İzmir’de düzenlenen “Türkiye Hava Gösterisi 2011” etkinliklerinde Solo Türk ekibi için, Hollanda Kraliyet Hava Kuvvetleri ve Alman Hava Kuvvetleri için de uçak çizimleri yapmış, armağan etmiş.
Ahşap uçaklardan jetlere

Profil sanatçısı, illustrator grafiker Uğur Soygeniş’in çizimleri arasında Türk Hava Kurumu’na armağan edilen bağış uçaklardan Moran Solnier MS, Junkers gibi uçaklar da var. Kendisi en sevdiği uçakların ise, çizime başladığı yıllarda Almanya’da üretilen Tornado’lar olduğunu belirtiyor.
“Böylesi bir emekle yapılan çalışmaların karşılığını alabiliyor musunuz?” dediğimde gülümsüyor Uğur Soygeniş. Yurt dışında bu tür çizimlerin önemli sayıda meraklısı olduğunu, havacılığı sevdirmek adına çok sayıda sergi açıldığını, bu sergilere kendisi gibi sanatçıların davet edildiğini, eserleri satabildiklerini anlatıyor. Bu işi yapan sanatçıların hatırı sayılır satış geliri olduğunu söyleyen Soygeniş, ülkemizde ise çalışmaların parasal olarak hak ettiği değeri bulmadığına dikkat çekiyor.
Katalog çalışması

“Bizim havacılığı sevdirmemiz için eserleri de yaygınlaştırmamız, görünür hale getirmemiz gerek. Havacılık müzelerimiz zayıf, çizdiğimiz uçakların bir çoğu yok ne yazık ki müzelerde. Bilgi edinmek de hiç kolay değil. Neredeyse tüm bilgiler yabancı kaynaklardan ya da varsa üreten firmaların sitelerinden derlenebiliyor. Türk Hava Kuvvetleri’nin, Türk Hava Kurumu’nun tarih meraklılarına arşivlerini açması gerek. Yurt içinde ve yurt dışında sergiler açmak en büyük hayalim. Bunun için kurum ve kuruluşlardan destek gelirse bağış uçaklarımızla ya da tarihi uçaklarımızla ilgili bir sergi açmayı da çok isterim.”
















Category: Köşe yazıları