Demiryolu Yapım ve İşletim Personeli Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği’nin (YOLDER) Erasmus+ Programı kapsamında Avrupa Komisyonu tarafından kabul edilen “e-RAIL” adlı mesleki eğitim projesinin dördüncü toplantısı geçtiğimiz hafta Erzincan’da yapıldı. Toplantı proje ortaklarından Erzincan Üniversitesi Refahiye Meslek Yüksek Okulu’nun ev sahipliğinde gerçekleşti. Proje sorumlusu YOLDER, İtalyan ortak Generali Costruzioni Ferroviarie S.p.A. (GCF) ve Alman ortak Vossloh Fastening Systems yetkililerinin katıldığı toplantı vesilesiyle gördüğüm Erzincan’a ilişkin izlenimlerimi paylaşmak istiyorum.
Başbakan posterleri karşılıyor

2011 yılında yeni terminal binasında hizmet vermeye başlayan Erzincan Havalimanı’ndan çıktıktan sonra bizi kentin tüm sokaklarında Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım’ın posterleri karşılıyor. Bizden iki gün sonra (4 Haziran 2016) Erzincan’a gelecek olan Refahiye doğumlu Yıldırım’ın başbakan olduktan sonraki bu ilk ziyareti kentliyi heyecanlandırmış. Kentin bir çok yeri pankartlar, posterler, parti flamaları ve Türk Bayrakları ile donatılmış. Bindiğimiz taksinin orta yaşı hayli geçmiş şoförüne, “İzmirli vekil şimdi başbakan ve Cumartesi Erzincan’a geliyor” dediğimizde “Siyaset bu. Bakmayın öyle söylediklerine, Erzincanlıdır o. Hizmet yapsınlar da İzmirli ya da Erzincanlı fark etmez. Bize en çok iş lazım, çocuklarımızın işe ihtiyacı var” diyor.

Erzincan için “etrafı dağlık, ortası bağlık” diye söylendiğini duymuştum. Gerçekten doğruymuş. Sakin sokakları tertemiz, her tarafı yeşil, tepeleri karlı Munzur Dağları ve daha sonra gördüğümüz bağları, şelaleleri, mesire yerleriyle Erzincan, huzurlu bir kent izlenimi veriyor. Erzincan geçirdiği büyük, yıkıcı depremlerin ardından yeniden yapılmış bir kent. Kentin üstteki sakin görüntüsünün altında, oldukça hareketli bir fay hattı bulunması açıkçası depremlerin sıkça yaşandığı İzmir’den gelmiş olsak da tedirgin ediyor insanı.

Erzincan Üniversitesi Refahiye Meslek Yüksek Okulu Müdürü Doç. Dr. Orhan Taşkesen kentte deprem anılarının silinmez bir noktada olduğunu söylüyor. Bugün çoğu kişinin unuttuğu bir bilgiyi de paylaşıyor. 1939 yılında yaşanan büyük depremde Erzincan Hapishanesi’nin de zarar gördüğünü, hapishanedeki mahkumların da açıkta kaldığını anlatan Doç. Dr. Taşkesen, “Mahkumlar açıkta kalmışlar ama kaçmamışlar. Erzincan Savcısı’nın kararıyla kurtarma çalışmalarına katılmışlar. Ciddi fedakarlık gösteren mahkumlar Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından çıkarılan özel bir afla ödüllendirilmişler” diyor.

Bu depremden sonra yeri değişen ve başka bir bölgeye taşınan kent 1992 yılında bir büyük deprem daha geçiriyor. Taşkesen, kentin bu acı deneyimler nedeniyle son derece planlı yapılandığını belirtiyor. Kentte yapılar üç ya da dört kat yüksekliğinde. Dikey yapılaşmanın bulunmadığı bir kent görmek, İstanbul’dan aktarmalı geldiğimizden olsa gerek, iyi geliyor bize.
Vergi rekortmeni bir kurum

Erzincan ziyaretimizde demiryolları sektöründe dünyanın sayılı firmalarından Vossloh’un Erzincan Organize Sanayi Bölgesi’ndeki fabrikasını ziyaret ediyoruz. Ray bağlantı elemanı üreten fabrikanın girişinde “Bu fabrikada 2571 gündür iş kazası olmamıştır” biçimindeki ışıklı akar yazı dikkatimizi çekiyor. Ekibimizdeki arkadaşlar, “Aman nazar değmesin” dediğinde fabrika müdürü Özgür Özdemir işletmelerinde iş güvenlik önlemlerinin çok ciddi boyutta olduğunu ve artık tüm çalışanların bu konuda tam duyarlı olduğunu dile getiriyor.
Merkezi Almanya’da bulunan Vossloh, yüz yılı aşkın süredir etkin, raylı sistemlerin her alanında çalışan, dünyanın en önemli firmalarından biri. Firmanın gergi kıskacı üreten Erzincan’daki fabrikası, 2009 yılında; Başbakan Binali Yıldırım’ın Ulaştırma Bakanlığı döneminde açılmış. Vossloh’a “Biz sizden bu malı almaya devam ederiz, ama bir şartla. Bizim ülkemizde bir fabrika kuracaksınız” diyen Yıldırım ardından ikinci talebini dile getirmiş, “Fabrika Erzincan’da olsun”…

Fabrikada şimdilik 25 kişi istihdam edilmiş. Son dört yıldır kentte vergi şampiyonluğunu kimseye bırakmayan fabrikanın yılda ortalama 8 milyon adet gergi kıskacı ürettiğini söyleyen Özgür Özdemir “sıfır hata prensibiyle” çalıştıklarını vurguluyor. Fabrikanın Etiyopya ve Kazakistan’a ihracat yaptığını da belirten Özdemir’e, Mühendis bulmak zor oluyor mu burada?” diye sorunca, “Bulmak değil de tutmak zor oluyor Erzincan’da” diye yanıt veriyor.
Bakırcılar mutsuz

Erzincan ziyaretimizde ünlü Bakırcılar Çarşısı’nı da dolaşıyoruz. Erzincan’ın bakır işlemeleri biliyoruz ki dünyaca ünlü. Oysa çarşı sanatın ünüyle bağdaşmayacak kadar küçük. Bu işi yapan bir üretici görmemek şaşırtıyor bizi. Erzincan Ticaret ve Sanayi Odası’nın başvurusuyla “Erzincan bakır imalat ve el işlemeciliği sanatı” 2001 yılında Coğrafi İşaret Tescil Belgesi almış. Belgede ayırt edici özellik, “İşlemeci ustalarınca özel tasarlanan şekillerin oyma tekniğiyle tekli kalemle bakır üzerine çıkarılması işlemidir” diye tanımlanmış.

30 yıldır bu çarşıda dükkan işleten Necmi Taş’la söyleşiyoruz. Taş, “Ustalar azalıyor, imalatçılar sanayide üretim yapıyor. Atölye sayısı dört, bilemedin beşi geçmez. Eskiden 50 atölye vardı” diyor. Bugün çarşıda ortalama 17 – 18 bakırcı kaldığını söyleyen Necmi Taş, çarşıda geçmiş yıllarda bu sayının 75’i bulduğunu anlatıyor. Tava, güveç, cezve üretiminin son yıllarda arttığını söyleyen Taş, İran, Urun Çin gibi yakın coğrafyalara mal sattıklarını belirtiyor. Eski bir bakır ustası olan Necmi Taş, küçük de bir tüyo veriyor hanımlara. “Bakırlarınızın dışı karardıysa bir parça yemeklik salçayla ovun, parladığını göreceksiniz” diyor.
Şelaleler, doğal güzellikler

Erzincan doğal güzellikleriyle insanı büyüleyen bir kent. Erzincan’ın eski ve unutulmaz Valisi rahmetli Recep Yazıcıoğlu’nun sayesinde doğa sporlarının öne çıktığı kentte dünyanın ikinci büyük kanyonu olduğu bilinen Karanlık Kanyon rafting sporcularının ilgi odağı haline gelmiş. Yamaç paraşütü, kaya tırmanışları, kayak büyük ilgi gören doğa sporları Erzincan’da.
Bizim de görme olanağı bulduğumuz Girlevik Şelalesi, doğal maden sularının çeşmelerden aktığı Ekşisu Mesire Yeri tertemiz havasıyla halkın da keyifli zaman geçireceği yerler olarak biliniyor. Erzincan bakırcılığı gibi coğrafi işaret alan Erzincan tulum peynirinin yanı sıra her geçen gün gelişen arıcılığı ve balı, tava leblebisi, “Cimidi üzümü”yle de dikkat çekiyor.
Demiryolcu adayı gençler iş bekliyor

Ziyaretimizin son günü yapılan toplantıda Erzincan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Raylı Sistemler Teknolojisi öğrencilerinin ve Refahiye Meslek Yüksek Okulu Raylı Sistemler Bölümü öğrencilerinin bizden bir ricası oluyor. Memleketlileri Başbakan Binali Yıldırım’ın kendilerine destek olmasını, başta kız öğrenciler olmak üzere demiryollarından mezun olan öğrencilere iş olanağı sağlanmasını istiyorlar. Elçiye zeval olmaz diyelim, İzmir milletvekili, Erzincan Refahiye doğumlu Başbakanımıza bu mesajın iletilmesine aracı olalım. Bu konu, daha sonra ayrıntılı işlenmeye değer…