Koronavirüs salgınına ilişkin endişeler sürse de 1 Haziran’da kütüphaneler için de “yeni normalleşme süreci” başladı. 16 Mart’tan bu yana kapalı olan kütüphaneler okurların hizmetine açıldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi, kütüphanelerinden yararlanacak vatandaşlar için bir dizi önlem aldı. Yeni dönemde kütüphanelere de maskesiz girilemeyecek. Girişte ateş ölçümü yapılacak ve ateşi yüksek olan kişiler binaya alınmayarak en yakın sağlık kuruluşuna yönlendirilecek. Girişte ziyaretçinin adı, soyadı, telefon bilgileri kaydedilecek. Ders çalışma salonlarında kapasitenin üçte biri oranında kullanıcı bulunacak. Salonda sosyal mesafe kurallarına göre oturulurken maske de takılacak. Salonlarda en fazla dört saat çalışılabilecek. Klima kullanılmayacak ve pencereler açık tutulacak.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin merkezi Alsancak’ta bulunan Kent Kütüphanesi’nin yanı sıra Vapur Kütüphanesi (Ahmet Piriştina Arabalı Vapur), Buca, Güzelbahçe ve Varyant’ta Şato Dijital Kütüphanesi bulunuyor. Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı kütüphanelerin yanında İzmir’de ilçe belediyelerine ait çok sayıda semt kütüphanesi, Kültür Turizm Bakanlığı’na bağlı olarak hizmet veren 38 halk kütüphanesi, İzmir Milli Kütüphane Vakfı tarafından yönetilen Milli Kütüphane, TÜRGÖK Kütüphanesi, üniversite kütüphaneleri ve sivil toplum kuruluşlarına bağlı çok sayıda kütüphane okurlara hizmet veriyor. Normalleşme sürecinde tüm kütüphanelerde benzer önlemlerin alınması öngörülüyor. Sıcak yaz günlerinde okurları ve çalışanları oldukça zorlayacak bu önlemler, ödünç kitap almak isteyenlerin sayısını artıracak gibi görünüyor.
***
İzmir’in tarihi mekanlarına bir yolculuk
Foto Resne’nin İzinde İzmir Hikayeleri
İzmir Fotoğraf Sanatı Derneği’nin (İFOD) İzmir Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle hazırladığı “Foto Resne’nin İzinde İzmir Hikayeleri” kitabı, İzmir’in kültür mirası tarihi mekanlarını fotoğraf sanatı aracılığıyla dünden bugüne taşıyor. İFOD geçmiş değerlerimize sahip çıkılması, toplumda bir farkındalık yaratılması amacıyla gerçekleştirdiği projeyle aynı zamanda bir sivil toplum kuruluşu olarak kent belleğinin geliştirilmesine destek olmayı istemiş. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, önsözünü yazdığı kitabı, “İzmir’de ayakta kalan önemli tarihi mekanların bugününü belgeleyerek gelecek nesillere bırakılmasını sağlayan, İzmir’in kent belleğinin oluşturulması ve korunmasına destek veren önemli bir eser” olarak tanımlamış.
Bu projeye dahil olan mekanlar, 1927 – 1928 yılında, zamanın İzmir Belediyesi’nin 9 Eylül sergilerine gelen yabancı konuklara İzmir’i tanıtmak üzere ilk Türk ve müslüman fotoğrafçı olarak kabul edilen Bahattin Bediz’e özel olarak hazırlattığı “Album de Symrne – İzmir Albümü” kitabından seçilmiş. O döneme kadar Türkiye’de basılmış bir kente ait ilk tanıtım kitabı olan çalışma, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin Arap harfleriyle basılmış son kitaplarından da biri olmuş. İFOD üyeleri, geleceğe iz düşürmek adına, İzmir’in bazı tarihi bölgelerini, o bölgede var olan yapılarını, yaşanmışlıklarını bugün hala yaşayan ve yaşatanlarla birlikte fotoğraflamış ve bir öyküye dönüştürmüş. Kitapta bu öyküler fotografik bir dille kaleme alınmış. 27 İFOD üyesinin katıldığı çalışmada mekan tarihçelerini İzmir araştırmalarıyla tanınan yazar Yaşar Ürük kaleme almış.
“Foto Resne’nin İzinde İzmir Hikayeleri” kitabında kentin tarihinde iz bırakan Alsancak Garı, Ayavukla Kilisesi, Bahri Baba Parkı, Basmane Garı, Damlacık semti, Dönertaş, Devlet Opera ve Balesi, Eşrefpaşa Hastanesi, Etnoğrafya Müzesi, Büyük Kardiçali Hanı, Kız Lisesi, Kızılçullu Su Kemerleri, Birinci Kordon, Hükümet Parkı ve Meydanı, Buca Hipodrom, Konak Doğumevi, Pasaport İskelesi, Mithatpaşa Endüstri Meslek Lisesi, Halkapınar Su Fabrikası, Tekel Sigara Fabrikası, Devlet Tiyatrosu Konak Sahnesi, Meslek Fabrikası yer almış. Bu mekanların yanı başında ya da içinde çalışan, vatandaş, sanatçı, zanaatkar, iş adamı ve esnafla yapılmış söyleşilere, kişilerin mekana ilişkin bilgilerine ve farkındalıklarına yer verilmiş.
“Foto Resne’nin İzinde İzmir Hikayeleri” kitabının konsept ve koordinasyonu Adil Alpkoçak, Nejat Gündüç, Veyis Polat yapmış. Osmanlıca çevirileri ise Uğur Sağıroğlu ile Serhan Kemal Saygı üstlenmiş. Fotoğraflar Adil Alpkoçak, Aylin Telef, Ercan Öztürk, Erdem Akkoca, Fatma Paker, Funda Öztürk, Gökhan Ünal, Gönül Ocak, Irmak Ağrı, Kemal Okul, Liane Bencuya, Mehmet Önengüt, Mehmet Yasa, Mert Rüstem, Müge Yorgancıoğlu, Nazlı Uysal, Nejat Gündüç, Özgür Şenergin, Özlem Çiçek, Özlüm Sülo, Öznur Deniz, Seda Şengök, Selim Bonfil, Seray Ak, Seyit Kaya, Türkay Ayyıldız, Veyis Polat tarafından çekilmiş.
Kitap, Osmanlı – Türk fotoğraf sanatının ve fotoğrafçılık mesleğinin en önemli simge ismi olan Rahmizade Bahattin Bediz’in yaşam öyküsüyle başlıyor. Günah sayıldığı için müslümanların fotoğraf bile çektirmediği bir dönemde fotoğrafçılık yapan, bu mesleği en ince ayrıntısına kadar öğrenmiş ve öğretmiş bir Osmanlı aydını olan Bediz, adanın yanı sıra İstanbul’da, Bab-ı Ali’de de fotoğrafhane açan ilk müslüman olarak da biliniyor. Girit – Osmanlı – İstanbul – İzmir fotoğrafçılık tarihine adını yazdıran Bediz, aynı zamanda günlük yaşama dair çektiği fotoğraflarıyla Osmanlı Giriti’nin Yunan Giriti’ne dönüşünü de belgeleyen kişi. 1895 yılında ticarete başlayan Bahattin Bey’in yüz yılı aşan bir dönemi geride bırakan fotoğrafhanesi hala etkin durumda.
***
Yeni çıktı
Kendine İyi Bak Isparta / Elif Aydoğdu Oral-Tufan Teksoy / Literatür Yayınları
Son dönemde anı-anlatı kitaplarına ilişkin çalışmalarına ağırlık veren İzmirli gazeteci Elif Aydoğdu Oral’ın Tufan Teksoy’un anılarından derlediği “Kendine İyi Bak Isparta – Yeşil Pembe Gönlüm Sende” kitabı Mayıs ayı başında Literatür Yayınları’ndan çıktı. Isparta’da 46 yıl önce aniden okuldan ayrılarak öğrencilerine veda etmek durumunda kalan bir öğretmene son ders gününde öğrencilerince yazılan mektuplardan yola çıkılarak hazırlanan kitap, Oral’ın yeni bir anı-anlatı çalışması.
Babasının müfettiş olarak görev yaptığı Burdur’da doğan ve üniversite yıllarına kadar Isparta’da bir çıkmaz sokakta yaşayan maliyeci Tufan Teksoy’un anıları kitabın özünü oluşturuyor. Kitapta, süreç içinde Türkiye’deki ve uluslararası ilişkilerdeki gelişmelerin, onların Teksoy ailesinin günlük yaşamına yansımalarının anlatılıyor. Kitabın en önemli kahramanı hiç kuşkusuz Teksoy’un mavi gözlü Zehra öğretmeni. Nasıl ki hiçbirimiz ilk öğretmenimizi unutamazsak, Tufan Teksoy da Zehra öğretmenini unutamamış, ilk öğretmeninden aldığı eğitim yaşamı boyunca ona rehber olmuş. Zehra öğretmen okulun son yılı olan beşinci sınıfın bitmesine az bir zaman kala okuldan ayrılmak zorunda kalınca, öğrencilerinden son derste duygularını anlatan birer mektup yazmalarını istemiş. O yazılan mektuplar ne mi olmuş? Eh, onu da kitapta okuyacaksınız artık.
Meslektaşımız Elif Aydoğdu Oral, Tufan Teksoy’la kaleme aldıkları, aynı zamanda editörlüğünü yaptığı kitabı hazırlarken yaptığı araştırmalar nedeniyle kendini “fahri Ispartalı” hissettiğini söylüyor. “Kitap Isparta kent kültürüne bir armağan, bir selamlama” diyor. “Kendine İyi Bak Isparta” sıcak anlatımıyla, okuru tertemiz, saf anılarla yüklü çocukluk yıllarına, Türkiye’nin 1960-1990 yılları arasında bir yolculuğa götüren keyifli bir kitap.
***
İzmir’de yeni bir yayınevi : Varyant Yayıncılık
İzmir’de 2002 yılından bu yana kitap dostlarının buluşma noktası haline gelen Yakın Kitabevi’nin kurucu ortaklarından Mehmet Nusreddin Özbay, yayıncılık dünyasındaki 30 yıllık deneyimini Varyant Yayıncılık’a taşıdı. Yolları Ankara’da İmge Yayınevi’nde kesişen Levent Salıcı ve Özbay, İzmir’de 18 yıldır süren bir güzel çalışmaya imza atmış, Yakın Kitabevi kentteki kitap dostlarını bir araya getiren etkinlikleriyle dikkat çekmişti. Varyant’ın İzmirliler’in çok kullandığı bir kelime ve iyi bilinen bir semt adı olduğunu dile getiren Mehmet Nusreddin Özbay, “Varyant aynı zamanda bir yol ayrımını belirtiyor. Ana yoldan belli bir noktadan ayrılarak başka bir noktada aynı yolla yeniden birleşen ikinci derecedeki yol anlamında.Yakın’dan ayrılsak da çalışmalarımız sonuçta aynı yola çıkıyor yakın dostumla. Öte yandan edebi bir anlamı da var Varyant’ın. Bir metnin biçim ve içerik yönünden birtakım ayrılıklar taşıyan nüshalarından her biri varyant” diyor. Özbay, merkezi İzmir olan yayınevinin sadece yereli hedeflemediğini, Türkiye’nin yayın dünyasına yeni eserler kazandırmak olduğunu söylüyor. Varyant Yayıncılık’ın yayımladığı kitaplardan ilki Gülümser Şimşek’in kaleme aldığı “Batık Gemi Balık Okulu” adını taşıyan keyifli bir çocuk kitabı. Diğeri ise dilbilgisi yazımı ile dilin kökeni ve evrimi alanlarında çalışmaları bulunan Prof. Dr. Caner Kerimoğlu’nun “Neandertaller konuşur muydu? – İnsanın ve dilin kökenine bir yolculuk” adını taşıyan araştırma kitabı. Yayın dünyasında daha çok ilk kez yayınlanacak araştırmalarla yer almayı hedefleyen Varyant Yayıncılık’ın süreç içinde roman ve öykü kitaplarına da yer vereceği belirtiliyor.
***
Çeşme Life 16 yaşında
Gazeteci Gamze – Erkan Karadede’nin yayımladığı Çeşme Life Dergisi yayım hayatında 16 yılı geride bıraktı. Gazetecilik ve reklamcılık deneyimlerini başarıyla Çeşme Life Dergisi’ne taşıyan ve 16 yıldır Çeşme’yi tanıtan dergiyi ciddi bir okur kitlesine ulaştıran Karadede ailesini yürekten kutluyorum. Derginin daha uzun yıllar yayın yaşamını sürdürmesini ve genç meslektaşlarımıza bir okul olmasını diliyorum.
***
Çok satanlar listesi
Sarmal – Murat Ağırel – Kırmızı Kedi Yayınevi
Leylan – Selahattin Demirtaş – Dipnot Yayınları
Üretme Tüket – Ali Ekber Yıldırım – Sia Kitap
Körlük – Jose Saramago – Kırmızı Kedi Yayınevi
Medici Floransa’nın Efendileri – Matteo Strukul – Epsilon Yayınevi
Ahitler – Margaret Atwood – Doğan Kitap
İrade Terbiyesi – Jules Payot – Flipper Yayınları
Akhilleus’un Şarkısı – Madeline Miller – İthaki Yayınları
Kaygı Çağı – Salgın Zamanında Ruh Sağlığı – Kapı Yayınları
Madalyonun İçi – Gülseren Budayıcıoğlu – Remzi Kitabevi
Liste Kırmızı Kedi, Pan Kitabevi, Remzi Kitabevi ve Yakın Kitabevi’nin katkılarıyla oluşturuldu.
Yazar Saadet Erciyas’ın önceki “Kitap Dostu” yazıları:
[catlist id=58 pagination=no]