Türk Kütüphaneciler Derneği İzmir Şube Başkanı Asuman Nesibe Özdil herkesi kütüphaneleri daha çok kullanmaya çağırıyor
Toplumumuzda kütüphaneye girmekle ilgili bir sorun bulunduğuna dikkat çeken Türk Kütüphaneciler Derneği İzmir Şube Başkanı Asuman Nesibe Özdil, “Halk kütüphaneleri kamusal alandır, önemli olan bu alanı kullanmaktır” diyor. Yerel yönetimlerin ya da bağışçıların kütüphane açacağı zaman “bina, bütçe, personel, materyal ve kullanıcıdan oluşan beş unsura mutlaka dikkat etmesi gerektiğini belirten Özdil, standartlara uygun dünyanın her yerinden erişilebilecek bir kütüphane oluşturma konusunda her zaman desteğe hazır olduklarını dile getiriyor.
Pandemi sürecinde Kitap Dostu sayfası için sık sık görüştüğüm Türk Kütüphaneciler Derneği İzmir Şube Başkanı Asuman Nesibe Özdil ile “açılmayla birlikte” görev yaptığı Bornova İlçe Halk Kütüphanesi’nde bir araya gelip söyleştik. Yaşamının 34 yılını kütüphaneciliğe adayan Özdil ile kütüphaneciliğin pek de farkında olmadığımız yönlerini, çocuk yaşta başlayan kütüphane kullanımının ilerki yaşamımızdaki olumlu etkilerini, “kütüphane kullanıcısı” olmanın anlamını, pandemi döneminde dijital kütüphanelerin değişimini konuştuk.
Bugün İzmir’de 146 üyesi bulunan Türk Kütüphaneciler Derneği’nin 2016 yılından bu yana başkanlığını yürüten Asuman Nesibe Özdil, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Kütüphanecilik Bölümü’nden 1987 yılında mezun olmuş. 1991 yılında doktoraya başlayan Özdil, Ankara’da Milli Savunma Bakanlığı Dökümantasyon ve Enformasyon Şube Müdürlüğü’nde “kütüphane uzmanı” olarak başladığı mesleğini Foça’da Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda sürdürmüş.
1996 yılında Kültür Turizm Bakanlığı’na geçerek kurumunu değiştiren Asuman Nesibe Özdil, Foça ve Karşıyaka ilçe halk kütüphanelerinin ardından sınav başarısıyla 2010 yılında Bornova İlçe Halk Kütüphanesi’ne müdür olarak atanmış. Özdil, Bornova İlçe Halk Kütüphanesi’nin yanı sıra kütüphanenin şubesi Mehmet Akif Ersoy Çocuk Kütüphanesi’nin sorumlusu. Özdil aynı zamanda Bornova İlçe Halk Kütüphanesi’nin 2015 yılında Cevdet İnci Eğitim Vakfı işbirliğiyle yaptığı protokol çerçevesinde hizmet veren gezici kütüphaneden de sorumlu.
“Halk kütüphanesi halkın kullandığı mekandır”
Toplum olarak “kütüphaneden içeri adım atmakla ilgili bir sorunumuz olduğunu” gözlemlediğini belirten Asuman Nesibe Özdil, kütüphanelerin öncelikle ödünç kitap alışverişinin yapıldığı ya da kitap okunan yerler olarak algılandığını söylüyor. “Oysa halk kütüphanesi halkın kullandığı bir mekandır, kamusal bir alandır, herkes istediği zaman girip kullanabilir” diyen Özdil, “Bir kütüphaneci olarak halk kütüphanesinde yapmaya çalıştığım yegane şey, gelen insanlara kütüphaneyle ilgili iyi bir anı iyi bir algı bırakmak oldu” diye ekliyor.
Çocuk ve kütüphane algısı
Çocukların anaokuluna kadar kütüphane konusunda çok keyifli olan ilişkilerinin ilkokuldan sonra değişmeye başladığına değinen Asuman Nesibe Özdil, okul öncesinde kütüphaneye gitme alışkanlığı kazandırılan çocukların, yaş gurubuna uygun materyallerle kitabı sevebileceğine, kitapla olan ilişkilerinin de olumlu yönde gelişeceğine dikkat çekiyor. Türkiye’deki yedi çocuk kütüphanesinden biri olmasının yanı sıra İzmir’in tek Çocuk Kütüphanesi de olan Bornova Mehmet Akif Ersoy Çocuk Kütüphanesi’nden sorumlu olan Özdil, çocuklardaki kütüphane algısının birinci sınıftan itibaren değişmeye başlamasının araştırılması gereken bir konu olduğuna değiniyor ve şu gözlemini paylaşıyor:
“Öğrenciler kütüphaneye geldiklerinde görüyorum ki, kitabı ders kitabı gibi algılıyor. Çok önemli bir konu bu, kitaptan korkuyor, ürküyor. ‘Sınav mı olacağım, başından sonuna kadar bitirecek miyim?’ diye düşünüyor. Ondan zevk alma noktasına girmeden, okuldaki ders kitaplarındaki gibi, dersle ilgili konular anımsanıp sıkıntı yaratıyor sanırım. Çocukları ilkokul birinci sınıfta kaybediyoruz. Anaokulunda korkusuz, önyargısız yaklaşıyor ama ilkokul bire geçtikten sonra, kütüphaneye gelenlerden gözlemlediğim hayal dünyaları bile biraz değişiyor.”
“Kütüphane açmak isteyenlere desteğe hazırız”
Son yıllarda yerel yönetimlerin ya da bağışçıların açtığı kütüphanelerin sayısında bir artış gözleniyor. Asuman Nesibe Özdil, bir kütüphane açarken dikkat edilmesi gereken bazı standartlar ve yönetmelikler olduğunu belirtiyor. Bu standartları “bina, bütçe, personel, materyal ve kullanıcı” olarak tanımlayan Özdil, Türk Kütüphaneciler Derneği olarak yerel yönetimlere ya da kütüphane açmak isteyenlere her zaman destek vermeye hazır olduklarını belirtiyor. Standartlara uygun olmadan kütüphane açanların bir süre sonra sorunlar yaşadığına, kullanıcıda olumsuz algılar yaşanabildiğine, kütüphanede görevlendirilen ve alandan olmayan personelin ise kendilerini arayıp yardım istediklerine dikkat çekiyor.
Bir kütüphaneci olarak İzmir’de insanları kitapla buluşturan çabaları desteklediğini belirten Asuman Nesibe Özdil, “İzmir’de halkın gidebileceği, gezebileceği kütüphane sayısı çok fazla değil” diyor. İzmir’de 38 il halk kütüphanesi bulunduğunu anlatan Özdil, şu bilgileri paylaşıyor:
“4 milyonluk kent burası. Kütüphane olarak adlandırdığımız müstakil yerler açısından bakınca daha çok olması lazım. Dolayısıyla insanlar bir takım çabalara giriyorlar, bu çabalarda en azından özellikle çocuklar kitapla buluşsun, kitabı seven, kitaptan zevk almış insanlar onlar da bu zevki alsın istiyorlar. Ama daha kurumsal, sürdürülebilir ve iyi olanaklar için bu beş unsur desteklenerek yapılmış kütüphaneler olması hayat kurtarır. Bir kütüphane açabilmek için en az 3 bin materyalinin, oyuncağı, dergisi, 3D yazıcı ya da eğitici oyuncaklar gibi malzemesinin olması lazım.”
“Kütüphaneler kütüphanecisiz olmaz”
Bugün kütüphanelerde bilgi-belge yönetiminden mezun gençlerin istihdam edilmemesinin mesleki açıdan önemli bir sorun olduğunu vurguluyor Asuman Nesibe Özdil. “Gençlerimiz sosyal medyada tapuyu, Kültür Bakanlığı’nı, belediyeleri etiketleyerek, ‘Kütüphaneler kütüphanecisiz olmaz, biz çalışmak istiyoruz’ diye haykırıyorlar. Doğru adımları atmak için bilgiyle donanmış kişidir kütüphaneci. Böyle yetişmiş eleman varken, neden kurumlarda bu işin mezunları çalıştırılmaz ki?” diye soruyor.
Erişimin kütüphanecilikte en kritik konulardan biri olduğuna değinen Asuman Nesibe Özdil, “Belgelerin kütüphanecilik otomasyon sistemine göre tasnif edilmesi çok önemli. Bilgi çok kıymetli, bu bilgi-belgenin düzenlenmesini yapan insanların, işi standartlara göre yapması da bir o kadar kıymetli” diyor. Günümüzde Toplu Katalog Sistemi (TOKAT) sayesinde aradığımız bir kitabın, belgenin hangi kütüphanede bulunduğunu saptamanın çok kolay olabildiği bilgisini paylaşan Özdil, okurun TOKAT sistemine www.koha.e-kutuphane.gov.tr adresinden üye olabileceğini, herkesin bu hizmetten ücretsiz yararlanabileceğini söylüyor.
Yerel yönetimlerin açtığı kütüphanelerin de bu sisteme girmelerini öneren Asuman Nesibe Özdil, “Yerel yönetimlerin açtığı kütüphanelerde ya da bağış yoluyla derleme kitaplarla açılan kütüphanelerdeki bilgi ve belgelere erişme konusunda sorunlar yaşanıyor” diyor. Özdil, “Bu kütüphanelerde işin eğitimini almış, bilgi – belge yönetiminden mezun olan kütüphanecilerin çalıştırılmıyor olması da bir başka sorun. Kitaplar, bilgiler standartlara göre kataloglanamıyor, erişime açılamıyor. Siz o kütüphanede işinize yarayacak eser var mı, TOKAT Sistemi’nde bulunmadığı için göremiyorsunuz, erişemiyorsunuz. Bu bireysel ve özel kütüphaneler için de geçerli” diye ekliyor.
Pandemi bambaşka deneyimler yaşattı
Halk kütüphanelerinin aslında bir öğrenme yeri olduğunu söyleyen Asuman Nesibe Özdil, pandemi döneminde de bu işlevin daha çok öne çıktığını belirtiyor, “Hayatında hiç bürokratik bir yere gitmemiş, kamusal alana girmemiş kişilerin HES kodunu öğrenerek, maskeyi takarak, mesafeye dikkat ederek resmi işlemlerle karşılaştığı ilk ya da gittiği tek yer oldu halk kütüphanesi” diyor. Pandeminin sürdüğünü ve o nedenle tedbirli davranmayı da sürdürdüklerini kaydeden Özdil, pandemide kendilerini en çok “kitap hastaları” da denilebilecek kitapsız olamayanların ziyaret ettiğini söylüyor.
Halk kütüphanelerinin pandemi döneminde de hiç ara vermeden çalıştığını anlatan Asuman Nesibe Özdil, herkesin yaşamına farklı deneyimler getiren süreçte Türk Kütüphaneciler Derneği olarak gerek İzmir’de gerek ülke genelinde çok sayıda çevrim içi toplantılar düzenlediklerini söylüyor. “Sıkıntılarımızı, yaşadığımız deneyimleri, sorunları paylaştığımız bu toplantılarda ürettiğimiz çözümler de birbirimize hem yol gösterici, hem de moral oldu” diyor. Özdil, kütüphaneciliğin herhangi bir alanında çalışan herkesi derneğe üye olmaya davet ediyor.
Bağışlanacak kitap yeni ve temiz olmalı
Kütüphanede kitap sayımı sırasında görüştüğüm ve içime çektiğim kitap kokusuyla ferahladığım söyleşimizin sonunda Asuman Nesibe Özdil’in kitap bağışı konusundaki mesajını da paylaşmak istiyorum. İzmirlilerin bu konuda çok duyarlı olduğunu belirten Asuman Nesibe Özdil, bağışı yapacak kişilere şu mesajı veriyor:
“Bazı kişilerin kötü kitapları vermeye çalıştığını gözlemliyorum. Yıpranmış, çizilmiş kitaplar örneğin. Ama biz sizin bağışladığınız kitapları yine size sunuyoruz. Temiz olması, yeni olması çok önemli, bağış yaparken kendi içinize sinecek şeyi bağış yapmanız lazım. Bir de kitapları şartlı alamayız. ‘Ben kitap bağışlamıştım, duruyor mu?’ diye soramazsınız. Çocuk kütüphanesine yetişkin kitabı vermeye çalışanlar oluyor. Bağış kitap konusu, vereyim de mutlu olayım gerisi ne yaparsa yapsın konusu değil. En güzeli aslında, en yakınınızdaki kütüphaneye ‘Ne ihtiyacınız var?’ diye sormak. Bir de bizim ‘Anısına Kitap’ diye bir uygulamamız var. Bu uygulamada ihtiyacımız olan kitapları bağışçı kitapçıdan alıp kütüphaneye verebiliyor. “
***
Çok satanlar
Balıkçı ve Oğlu – Zülfü Livaneli – İnkılap Kitabevi
Kayıp Tanrılar Ülkesi – Ahmet Ümit – Yapı Kredi Yayınları
Tanrı Gerçeği Görür Ama Bekler – Lev Nikolayevic Tolstoy – Remzi Kitabevi
İzmirli Dario – Erkan Özarman – Remzi Kitabevi
Söylenmemis Sözler – İclal Aydın – Artemis Yayınları
Var Mısın? – Doğan Cüceloğlu – Kronik Kitap
Elleri Titremeden Ateşi Tutabilene – Berrak Yurdakul – Destek Yayınları
Bana Kuşlar Söyledi – Yekta Kopan – Can
Yasamak Sakinlik İster – Özgür Bacaksız – Destek Yayınları
Başkomutan – Ahmet Yavuz – Kırmızı Kedi
Bu liste Kırmızı Kedi, Yakın Kitabevi ve Remzi kitapevlerinin katkısıyla hazırlandı.