Onlar İzmir’in, yeşil standları önünde satış yapan çiçekçi kadınları. Kimisi kızı, kimisi oğlu kimisi de eşiyle birlikte duruyor standlarında.
İki yıl önce Konak Belediyesi’yle Çiçekçiler Odası’nın ortaklaşa yaptığı çalışma sonucu sokakta sepetler içinde seyyar çiçek satanlar, artık kiraladıkları standlarda yapıyor satışlarını. Hatta standlarını öylesine benimsemişler ki, arada bir sepette satış yapanları gördüklerinde tepki gösteriyorlar.
Şu sıralar hangi çiçekçiyle sohbet etseniz bir yakınmadır gidiyor: “Yakında biz de standları bırakıp yeniden sepetlere döneceğiz” diyorlar. Çünkü çok yakında ayda 50 YTL ödedikleri standlarına 500 YTL kira ödemeleri söz konusu.
“Kiraları neden birden bire bu kadar artıyor” diye sorduğumuz İzmir Çiçekçiler Odası Başkanı Mesut Tutar, belediyenin yılbaşından bu yana kiraları üç misli arttırdığını söylüyor. Kira artışına, odanın denetim araçlarının ve elemanlarının masrafı da eklenince ortaya sokaktaki satıcıları tedirgin eden rakamlar çıkıyormuş. Tutar, “Sorunu belediyeye ilettik. Bu insanlar ekonomik açıdan zaten sıkıntılı insanlar. Tam bir uygulamayı oturtmaya başladık diyorduk bu kira olayı çıktı. Eğer kira konusunu çözemezsek çiçekçi arkadaşlar greve gidip tezgahlarını kapatacaklar ve sepetlerinde çiçek satacaklar” diyor
Karanfillerin, güllerin, papatya, şebboy ve lalelerin iyice bollaştığı şu günlerde rengarenk standlar bizim kadar kentimize gelen turistlerin de ilgisini çekiyor. Bakıyorsunuz ellerinde makine, çiçekçi kızlarla fotoğraf çekiliyorlar.
Çiçek standlarından Konak Belediyesi sınırlarında 45, Karşıyaka?da 22 tane bulunuyor. İzmir Çiçekçiler Odası başkanı Mesut Tutar, önümüzdeki ay Bornova’da da 20 tane stand açılacağını belirtiyor.
İzmir Narlıdere, Seferihisar, Güzelbahçe ve Menderes’teki seralarıyla 6 bin üreticinin ekmek yediği bir kent. Hemen yanı başındaki fide çiçek üretimiyle ünü tüm Türkiye’ye yayılan Bayındır’daki üreticileri saymıyoruz.
Bir çiçek tezgahından yaklaşık 15 kişinin ekmek yediğini belirten ve 37 yıllık çiçekçi olduğunu öğrendiğimiz Mesut Tutar, belediyenin bu standları yanlızca “kira getiren unsurlar” olarak görmemesini istiyor. “Biz kentimizin estetiğine, güzelleşmesine ciddi katkıları olan bir çalışma yaptık. Bu çalışmanın örnekleri yurt dışında çokça var. Zaten örnek standları da yurt dışından getirttik. Standlardaki çiçekçilerimize üç ayda bir halkla ilişkiler dersleri veriyoruz. Arkadaşlarımızın çoğunun eğitim düzeyi düşük, bu seminerlerle onların da kendilerini geliştirmesini sağlıyoruz. Sistem oturana kadar belediyenin fiyatlar konusunda biraz daha sabırlı olmasını istiyoruz” diyor.
Önümüz yaz. Çiçekler giderek azalacak ve o kavurucu sıcaklarda şu an içimizi aydınlatan çiçek standlarını zaten göremeyeceğiz . Ama kira nedeniyle çiçekçiler, oda ve belediye uzlaşamazsa, “sokaktaki çiçekçileri grev yapan ilk kent” olduğumuzu görebileceğiz herhalde…
Category: Köşe yazıları