Geçen gün Kemeraltı’na inip Kızlarağası Hanı’nın etrafındaki ithal mallar satan dükkanları görünce yakınımın sözlerini anımsadım, taş ve stres ilişkisi geldi aklıma. Görünce şaşırdım kaldım. Kocaman kocaman kayaların içlerinde inanılmaz güzellikte kristalize olmuş doğal taşlar, stresini atmak üzere kendisini satın alacak müşterileri bekleşip duruyordu. Dükkanlar girip çıkan müşterilerle öyle hareketliydi ki, “Nasıl oldu da böyle birden bire taşlar yaşantımıza girdi, ne oldu böyle insanlara?” diye düşünmeden edemedim.

Daşdemir’e en çok hangi taşların satıldığını soruyoruz. Kesin bir dille Amatis diyor, bağışıklığı güçlendiren, eski çağlarda sarhoşluğu yok eden taş olarak da bilinen Amatisin yatıştırıcı etkisi olduğunu söylüyor. Sonra da kilolarıma bakıp beni olası müşteri olarak gördüğünden olsa gerek “Aytaşı da kilo verdiriyor abla” diyor.
Brezilya ve Uruguay’dan geldiğini öğrendiğimiz pembe, mavi, yeşil, turkuaz, kahverengi, mor renkli katman katman taşlar gerçekten göz alıyor. Tanesi 3 YTL’den satılan çeşitli formlardaki taşların bir kısmı da rüzgar çanı olarak tasarlanmış.
Küçük sepetlere konulmuş taşların başında erkekli kadınlı bir grup dikkatimi çekiyor. Eşi ve annesi olduğunu düşündüğüm iki bayan, orta yaşlı beye ısrarla akik taşı almasını söylüyor.
“Akik ne işe yarar?” diye soruyorum Servet Daşdemir’e, “Erkekler için iyidir abla. Ben de takıyorum zaman zaman” diyor hınzır bir gülüşle.

Kimi firmaların dekorasyon malzemesi olarak aldığı kocaman kocaman mor renkli ametist taşlar vitrinlerin camlarında, dükkanların önlerinde neredeyse yığılmış bir halde müşterilerini bekliyor.
Bir yanda ülkeyi yönetenlerin ekonomik krizlerin ülkemizi etkilemeyeceğini söyleyen inandırıcılıktan uzak demeçleri… Bir yanda ekonomistlerin gazetelerde çarşaf çarşaf yayımlanan krizi nasıl yeneriz formülleri…
Ve artık umudunu taşa bağlayacak kadar çaresiz kalan biz vatandaşlar.
Dilim dilim kesilerek raflara konulan, birbirinden ilginç formlardaki kimi taşların ne işe yaradığı konusunda edindiğimiz bilgileri sizinle de paylaşalım :
Akuamarin : Denge ve ahenk sembolü. Solunum yolları ile savaşır, hafızayı güçlendirir. Sinirleri yatıştırır.
Ametist : Pozitif enerji yüklü bir kristal. Taşıyan kişiye bu gücü aktarıp, beyin gücünü yükseltir. Kan temizleyicidir. Pembe kuvars ile kullanılırsa aklı güçlendirir, kalbi korur.
Aytaşı : Lenfotik sistemdeki bozuklukları kaldırır, duygusal dengeleyicidir. Sevgilileri daha ihtiraslı yaptığı, fazla yeme dürtülerini ortada kaldırdığı da biliniyor.
Kaplan gözü : Sinirsel spezmları ve baş ağrılarını hafifletir. Simdirim üzerine etkili olduğu biliniyor.
Kuvars kristali : Ortamdaki tüm negatiflikleri geri ittiği biliniyor.
Malahit : Korku ve şüpheleri yok eder, karaciğer ve dalağın işlevlerine yardımcı, fiziksel ağrıları azaltıcı, radyasyondan koruyucu etkisiyle biliniyor, Uyumayı kolaşlaştırdığı söyleniyor.
Mavi kuvars : Tiroit ve metabolizma dengeleri üzerinde güçlendirici, öksürük azaltıcı ve ateş düşürücü özelliği bulunuyor.

Sodalit : Tiroid metabolizmasının dengesini sağlar, güven sağlayıp hata riskini azaltır. Zihin açıklığı ve sakinlik verir.
Galiba en iyisi krizin yarattığı stresleri yenmek, kilo vermek, metobolik bozuklukları gidermek, daha huzurlu, sakin, inançlı ve sevgi dolu olmak için bu taşların her birinden alıp bir ortaya karışık bir tabak yapmak. Kim bilir, bakarsınız bu kriz ortamında hepimize iyi gelir.
Category: Köşe yazıları