Hemen bilgisayarın başına oturdum, internetten TÜRGÖKün sitesine girdim. Bunları düşündüğüm günün akşamı sitelerine girdiğimde üzücü haberi gördüm: “Kurucu Başkanımız Sayın Gültekin Yazan’ı 29.01.2012 Pazar günü kaybettik. Acımız büyüktür; başımız sağolsun.”
Haber sitemiz Kent-Yaşam için 2008’in Mart ayında kitaplığın kurucusu Gültekin Yazgan’la görüşmeye gitmiştim. Yağmurlu bir gündü, hava kapalı ve karanlık çökmüş gibiydi. Bu sırada Karataş’taki küçük apartman dairesinde, kocaman yürekler yüzlerce karanlık dünyaya bir ışık olmak için çaba harcıyorlardı. Çalışanlar harıl harıl baskıyla uğraşıyor, balkonda üzeri örtülü duran baskı makinalarını göstererek, “Yerimiz olsa, bunları da devreye sokacağız, daha çok kişiye ulaşacağız” diyorlardı.
Önce Tülay Hanım gelmişti ofise, ardından Gültekin Bey. 50 yıla yakın süren birliktelikleri, birbirlerine seslenişleri, hareketlerine yansıyan dayanışma ve sevgileriyle çok etkilemişlerdi beni. Ve bir de onca zorluğa, olanaksızlığa karşın işlerine verdikleri emek dikkat çekiciydi.
Söyleşirken, “Bizim henüz bir kabartma kitap koleksiyonumuz bile yok” demişti Gültekin Yazgan. Oysa web sitelerine baktığımda gördüm ki, 2010 yılında İZKA ile yaptıkları projeyle Türkiye’de ilk defa “Görme Özürlüler İçin Kabartma (Braille) Basılı ve Türkçe Konuşan İmla Kılavuzu” hazırlamışlar. Her biri 8 cilt olan 20 set Kabartma Baskılı İmla Kılavuzu ve 1000 adet Türkçe Konuşan İmla Kılavuzu CD’sini görme özürlü öğrencilere ulaştırmışlar.
Yeni yerlerinde eğitime yönelik hedeflerine ulaşma konusunda şimdi çok daha rahatlar. Belli ki artık üzeri kapalı duran baskı makinaları artık boş durmuyor. İlköğretimdeki öğrencilere yardımcı ders kitapları, İngilizce dersi için kabartma oyun kartları, Açık Lise’de okuyanlar için tüm derslerin ders notlarını sesli kitaba dönüştürüyorlar. Üniversite sınavlarına hazırlananlar için işbirliği yaptıkları dershanelerin YGS ve LYS’ye hazırlık dergilerini yayınlandıkça, alıp seslendiriyor ve ayda iki kez üyelerine gönderiyorlar. Öte yandan üniversitede okuyan üyelerin istekleri doğrultusunda ders kitaplarını kabartma baskı yapıyor, seslendirerek de önemli bir ihtiyacı karşılıyorlar.
Yazgan’ın Türkiye’de yaşayan görme özürlüler ile yurt dışında yaşayıp da Türkçe bilen görme özürlülerin, yazılı kaynaklara erişimini sağlamak üzere 2004 yılında İzmirde kurduğu dernek, bugün 3 bini yakın görme özürlüye ışık olmuş. Gönüllülerin çabasıyla ulaştıkları görme engelli sayısı hergün biraz daha artan TÜRGÖK, bu dokunuşuyla görmeyen kişilerin Türkçe okur yazarlık oranını arttırıp, eğitim kültürlerine katkıda bulunmayı hedefliyor.
TÜRGÖK’ün arşivinde 2 bine yakın kitap sesli olarak yer alıyor. Braille alfabesiyle basılan “Balarısı”, “Yavru Balarısı” dergileri ve sesli “Arkadaş” dergileri Türkiye’nin 71 iline abonelerine ulaşıyor.
Yaptığımız söyleşide, görme özürlülerin başkalarına ihtiyaç duymadan normal yazılı kaynaklara ulaşmak için teknolojik olanaklardan yararlanabileceğini anlatmıştı Gültekin Yazgan. TÜRGÖK’ü de Avrupa Birliği ülkelerindeki, Amerika’daki zengin ve iyi donatılmış kitaplıklar düzeyine çıkartmak istediğini söylemişti. Londra’daki, New York’taki kütüphanelerden yararlanabildiğini, bu olanağı Türkiye’de de yaratmak hedefini paylaşmıştı.
Yazımın başında söz ettiğim broşür Telekom’un, Boğaziçi Üniversitesi Görme Engelliler Teknoloji Laboratuvarı (GETEM) ile yaptığı işbirliğiyle ortaya çıkan Telefon Kütüphanesi projesine ilişkindi. Braille alfabesi ile yazılmış broşürde projeyle Türkiye’nin ilk Telefon Kütüphanesi’nin yaşama geçtiği anlatılıyordu. Görme engelli vatandaşlar için 0 800 219 91 91 numaralı telefondan ücretsiz hizmet alınabileceği belirtiliyordu.
Projenin sloganı, “Bir fark yaratsak yeter, Türkiye’ye değer”…
Sloganı duyunca siz de benim gibi Gültekin Yazgan’ı anımsadınız sanırım…
Fark yaratmak böyle birşey olsa gerek…
Işıklar içinde yat Gültekin Yazgan…
Category: Köşe yazıları