Buğday unsuz ekmek, kakaosuz çikolatalı pasta yapıyorlar. Markete gittiklerinde aldıkları her ürünün arkasındaki etiketi dikkatle okuyorlar, Gluten içermiyor yazıyorsa alıyorlar. Buğday, yumurta, kakao, kepek, çavdar, yulaf ve karabiber mutfaklarının kara listesinde. Pirinç, glutensiz nişasta, patates en sevdikleri malzemeler, çünkü sorunsuzca yaratıcılıklarını kullanabiliyorlar. Marketten alınan çikolata, pastaneden alınan tatlılar, pasta ve börekler glutensiz değilse, evlerine girmiyor
Zeynep, matematik öğretmeni Hicran ve eşi bilgi işlem uzmanı Emre Erdoğan çiftinin biricik kızları. Hicran, Zeynepin doğumundan yaklaşık sekiz – dokuz ay sonra antibiyotikle tanıştığını anlatıyor. Sık sık tekrarlayan ateş, kimi zaman kusma, cildinde kızarıklık, kabızlık, huzursuzluk yaşayan bebekleriyle onlarca doktor dolaşmalarına karşın soruna çare bulamamışlar iki yaşına kadar. Hicran Erdoğan, Her ayın 15 ile 18i düğmeye basar gibi ateşleniyordu Zeynep. Bir ay içinde üç defa antibiyotik aldığı bile oldu. Bir yıl içinde 15 şişe antibiyotik tükettik doktorlar yazıyor diye. Bu durum iki yaşına kadar sürdü diyor.
Bundan bir buçuk yıl önce, yine tekrarlayan ateş nedeniyle gittikleri özel poliklinikteki pratisyen hekim, bir alerji sorunu olabileceği konusunda uyarmış. Bu uyarı üzerine gittikleri Prof. Dr. Mete Akısü’den kızlarında çölyak olmayan gluten duyarlılığı olduğunu öğrenmişler. Emre ve Hicran Erdoğan çifti, henüz iki yaşındaki dünya tatlısı kızları Zeynepin glutene alerjisi olduğunu öğrenince çok sarsılmış. Genç çiftin birbirlerine sordukları ilk soru, Kızımız şimdi ne yiyecek? Ekmeksiz nasıl doyacak? olmuş. Sonra el ele verip yaşam biçimlerini ve mutfak alışkanlıklarını kızlarına göre düzenleyip hayli değiştirmişler. Daha sora da yaşadıkları deneyimler sonucu elde edilen ve Zeynep’e özel hazırlanan tatları yayımladıkları Glutensiz Baba blogunu kurmuşlar.
Hazır gıda bulmak büyük sorun
Hicran Erdoğan, glutensiz diyete başladıktan sonra Zeynep’in saçlarınnı uzadığını, boy attığını, neşeli, keyifli bir çocuk olduğunu söylüyor. Diyet konusunda kızlarının da yaşı küçük olsa bile son derece dikkatli ve duyarlı davrandığını dile getiriyor. Alerji çağımızın hastalığı. Bir çok arkadaşımızın çocuklarının benzer sorunlar yaşadığını görüyoruz. Hatta konuşunca onlar da bilgilenip belirtilenin farkına varıyorlar” diyor Hicran Erdoğan. Kızlarının diyetine dikkat ederlerse, bu sorunu aşabileceklerini öğrendiklerini anlatıyor:
“Bizim yapmamız gereken temel nokta bu duyarlılığı Zeynep büyüyene kadar göstermek. Onun ileriki yaşlarda çölyak olmaması için bu çok önemli. Ancak bu diyeti uygularken temel sorun hazır gıda bulmak. Onun yiyebileceği ürünlerde normal un olmaması gerek, normal unla yapılan hamur işlerinin üretim bandından geçmemiş olması gerek. Çok hassas olunması gereken bir konu. Sebze meyve yiyebildiği için orada sorunumuz yok, ama unlu gıdaları bulmak ciddi bir sıkıntı. Bu yüzden göbeğimizi kendimiz kestik. İnternet’te bulduğumuz tarifler yeterli gelmeyince kendi denemelerimizi yaptık. Emre bu konuda gerçekten çok başarılı sonuçlar elde etti. Bu deneyimlerini de Glutensiz Baba bloguna taşıdık. Paylaşalım, bizim gibi seçeneği sınırlı olan ailelere katkımız olsun istedik
Anne babalara bir kaç küçük öneri
Glutene karşı alerjisi saptandıktan sonra Zeynepteki soruna daha farklı bakmaya başlamış genç çift. Çocuk gıdasız kalmasın diye bolca yedirmeye çalıştıkları yumurtalı, tavuk etli yemeklerin, bal – karabiber karışımlarının, B12 vitamini alsın diye yaptıkları buğday çorbalarının aslında sorunu alevlendirdiğini ancak teşhis konulduktan sonra anladıklarını söylüyor Emre Erdoğan. Genç çifte bu sorunu anne babaların nasıl fark edeceğini ve ne yapmaları gerektiğini soruyoruz. Şöyle yanıtlıyorlar:
Bebekler ek gıdaya geçtikten sonra çocuklarını mutlaka güvendikleri bir alerji uzmanına gidip bir şeye alerjisi var mı baktırsınlar lütfen. Çünkü şimdi birçok çocukta birşeylere alerji var mutlaka. Üniversitelerin immünoloji bölümlerinde bu testler yapılıyor. Bir de ailelerin çocuklarını çok iyi gözlemlemesi gerek. Ense terlemesi, alın açıklığı, ince hassas cilt, göz altındaki halkalar, açık tenli olmak alerji için risk demek. Yine çocukları birşeyi şiddetle ret ediyorsa doktorlarına sorsunlar. Bir de anne babalar canlarını çok sıkıp yaşamlarını karartmasınlar. Her şeyin bir çaresi var. Allah beterinden saklasın, daha sıkıntılı durumlar olduğunu görünce insan şükrediyor. El ele verince, sevgi ve sabırla her sorunu çözmek mümkün..
Glutensiz diyete uymak çok önemli
Gluten alerjisi, genetik kökenli bir ince bağırsak alerjisi olarak tanımlanıyor. Bu alerji buğday, çavdar, arpa, yulaf gibi tahıllarda bulunan bir protein grubu olan gluten maddesine bağırsakların hassasiyet göstermesiyle ortaya çıkıyor. Küçük yaşta ortaya çıkan bu alerjinin çocuğun ilerleyen yaşlarda çölyak olacağı anlamına gelmediğini belirtiyor uzmanlar.
Büyükşehirin glutensiz ekmek hizmeti
Gluteni yaşamlarından çıkaran kişiler için sofranın temel maddesi olan ekmeği bulmak büyük sorun. Bu noktada İzmir Büyükşehir Belediyesinin glutensiz ekmek hizmetinin kurtarıcı olduğuna değiniyor Emre Erdoğan. Gerçekten önemli, hayırlı bir hizmet bu. Glutensiz ekmek 75 kuruş. Oysa piyasada satılan poşetli glutensiz ekmeklerin fiyatı 6,5 TL. ile 11 TL. arasında değişiyor. Bu üretimi yapan firma sayısı da sınırlı. Kimisinin poşeti bozuk. Markete gittiğinizde taze ekmek bulmak zor. İnternetten sipariş ettiğinizde ise ürün ambalajı yırtılmış ya da küflenmiş olarak da gelebiliyor diyor.
Un var ama hepsinden iyi sonuç almak zor
Emre ve Hicran Erdoğan, glutensiz mutfak konusunda bir hayli deneyim sahibi olmuşlar. Mutfaklarından farklı markaların unlarını getiriyorlar. Her birinin farklı özelliği olduğunu söylüyor Emre Erdoğan. Glutensiz mutfağın temel maddelerinden biri un. Bazı unlar ekmekte, bazısı kekte, bazısı da kıtır kurabiyede iyi sonuç veriyor diye anlatıyor deneyimlerini. Unun yanı sıra makarna ve bisküvi de satılıyor piyasada. Tatlı yapmak için özel irmiği bulmak önemli. Onu bulmak biraz zor. Piyasada satılan bisküvilerden alıyoruz kimi zaman. Ama bisküviyi çok tüketmiyor Zeynep. Daha çok anaokulunda yanında bulunsun diye alıyor. Tabii bu ürünlerin fiyatı normal ürünler gibi değil. Unlar 4,5 – 6,5 lira arasında. En son aldığımız bisküvi de 13 liraydı mesela diyor.
Zeynepin glutensiz krakerleri
Gluten alerjisi kavramıyla tanıştıktan sonra kolları sıvayan genç çift, Zeynepe özel bir mutfak yaratmış evlerinde. Deneyimlerini paylaştıkları www.glutensizbaba.com alan adlı blog da işte bu özel çabanın sonucu ortaya çıkmış. Zeynepin de her çocuk gibi abur cubura meraklı olduğunu anlatan Emre Erdoğan, kraker sorununu kendi yaptıkları çıtır krakerlerle aştıklarını söylüyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor:
Zeynepe ilk başlarda ne yedireceğiz diye interneti çok araştırmıştık. Yerli yabancı bir çok sitede farklı tarifler bulduk. Ancak bu tariflerin bir çoğunda ya yumurta ya da kakao vardı. Oysa Zeynepin bunlara alerjisi var. O zaman kendi tariflerimizi kendimiz yapacağız dedik. Yola öyle çıktık. Tarifler çoğalınca bir gün Hicran Neden bunları internette yayınlamıyoruz? Bizim gibi tarif sıkıntısı yaşanlarla da paylaşmış oluruz dedi. Sanırım biraz da içimizi dökmek istedik. Ondan sonra Zeynep için yaptığımız krakerleri, tatlıları, pastaları fotoğrafladık tarifleriyle siteye koyduk.
İki genç insanın kızları için yaptıkları siteyi inceleyince çabalarına hayran oluyor insan. Zeynepin ve tüm çocukların yedikleri hiçbir gıdadan rahatsız olmamalarını dileyerek Glutensiz Baba blogunda yer alan ve çok sevilen tariflerinden ikisini kendi anlatımıyla paylaşıyoruz. Tariflerin ayrıntılarını siteden bulabilirsiniz…
Zeynepin Kıtır Kurabiyeleri
(Hazırlama süresi 5 dakika, pişirme süresi 15 dakika)
Malzemeler : Bir su bardağı glütensiz un, yarım su bardağı mısır unu, yarım paket kabartma tozu, yarım çay kaşığı tuz, bir silme tatlı kaşığı şeker, yarım çay bardağı su, 75 gram yumuşak margarin (ısıtarak sıvılaştırmıyoruz, dışarıda beklemiş ve çok yumuşak hale gelmiş olmalı), bir çorba kaşığı labne ya da beyaz krem peynir, bir ya da iki çorba kaşığı zeytin yağı.
Kakaosuz Glütensiz Çikolatalı Pasta
(Hazırlama süresi 20 dakika, pişirme süresi 35-40 dakika)
Malzemeler: İki su bardağı glütensiz un (bu sefer karışım un kullandım. biraz mısır unu da koydum. Siz tek tip de kullanabilirsiniz), yarım paket kabartma tozu, iki tepeleme çorba kaşığı keçiboynuzu unu, yarım çay bardağı sıvı yağ, 100 gram oda sıcaklığında erimiş margarin, iki çorba kaşığı sirke, bir su bardağı şeker, yarım çay bardağı yoğurt (kıvam yoğun olursa biraz daha eklenebilir), yarım su bardağı süt, lezzetlendirmek için 5-6 tane haşlanmış kurutulmuş kestane (isteğe bağlı).
Zeynep’in glutensiz krakerleri
Category: Köşe yazıları