Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, 600 milyon lira yatırım yapılarak açılan Fuar İzmir’de bu yıl dokuzuncu kez düzenlenen turizm fuarı Travel Turkey’in “kadük ve topal bir fuar” olduğunu söyledi. “Dokuz yıldır düzenlenen bu fuar için ‘çok başarılı’ deniyor. Madem bu kadar başarılı, neden İzmir’de turizm gelirleri geriliyor, artmıyor?” diye soran İşler, Travel Turkey Fuarı’nın, giderek seyahat acentası odaklı, turist ithal eden değil, ihraç eden bir fuar olduğunu dile getirdi. Mehmet İşler, ETİK üyelerinin, konaklama sektörünü dışlayan anlayış nedeniyle 2017 yılında Travel Turkey Fuarı’na katılmama kararı aldıklarını açıkladı.
Veriler geriliyor, sinirler geriliyor
İzmir 2015 yılı turizm sezonunu yüzde 7,1 düşüşle kapatırken, kente gelen yabancı ziyaretçi sayısı 1 milyon 294 oldu. Rakamlardaki düşüşe neden olarak, kruvaziyer yolcu pazarındaki yüzde 34’ü aşan kayıp gösterilirken, İzmir’e havalimanından girişlerin yüzde 3 artması ise sektör temsilcilerini bir parça olsun teselli etti. Ancak, yaşanan Rusya krizi, kriz sonrası ziyaretçi sayısı ciddi biçimde düşen Antalya’nın Avrupa ve Ege pazarına yönelme riski, Travel Turkey Fuarı’ndan beklenen geri dönüşün alınmayışı, kent yöneticilerinin turizmi lokomotif sektör olarak görmekten uzak tavrı nedeniyle İzmirli turizmciler endişeli günler yaşıyor.

Travel Turkey Fuarı’nın ardından 2016 yılının ilk fuarı, dünyanın en önemli turizm fuarlarından Hollanda’daki Utrecht Fuarı’na katılan 205 üyeli ETİK’in Başkanı Mehmet İşler’le, İstanbul’da 28-31 Ocak 2016 tarihlerinde bu yıl 20. kez düzenlenecek EMITT – Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı öncesi konuştuk. Siyasi gündemin etkisiyle sorunları giderek ağırlaşan turizm sektörünün durumu, Travel Turkey 2015 Fuarı’nın kentin turizmine etkileri üzerine söyleştik.

İşler’e önce Travel Turkey Fuarı’nın “ne kadar başarılı olduğunu” soruyoruz. Fuarın, iddia edildiği gibi başarılı bir fuar olmadığını dile getiren İşler, “Başarının kriteri artık rakamlar ya da metrekarenin büyüklüğüyle ölçülmüyor. Biz işletmeciler için fuarın başarısı çıktılardır. Ne kadar yatırdın, ne kadar geri dönüş oldu? Fuara 600 milyon lira gibi bir yatırım yapıldı. Madem başarılı bir fuardı, neden kente gelen turist sayısında bir gerileme yaşanıyor?” diye karşılık veriyor.

Travel Turkey Fuarı’nın giderek “seyahat acentası fuarı” olma yolunda ilerlediğine dikkat çeken Mehmet İşler, “Biz ETİK üyeleri olarak, otelciler olarak 2017 yılından itibaren, bu fuarda yer almayacağız. Çünkü bu fuarda bizim ürünlerimizi almak isteyen tur opetatörleri yok. Tam tersine, ‘Buradaki insanları nasıl yurt dışına göndeririz?’ diyenler var. Tam anlamıyla yurt dışını pazarlayan fuara döndük. 2017 yılından itibaren otelciler olarak, ETİK üyeleri olarak bu fuara katılmama kararı aldık” diyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin desteklediği fuarın turizm sektörünün tüm paydaşlarını kucaklaması ya da eşit mesafeli durması gerektiğini söyleyen İşler, Travel Turkey için şu görüşleri dile getiriyor:

“Sektör olarak 80 milyar dolarlık yatırım stok hacmi ile bu fuarın en büyük bacağı biziz. Bu fuarda logomuzun olmamasını, konaklama, eğlence, yiyecek – içecek sektörünün en önemli temsilcisi olan kuruluşumuza temsil hakkı verilmemesini kabul edemeyiz. Öte yandan, fuarda çok ciddi stratejik hatalar yapılıyor. İzmir’in UNESCO Dünya Kültür Miras listesine girmiş iki önemli kenti var; Bergama ve Selçuk. Bunlar neden öne çıkartılmıyor.

Oysa havaalanlarından itibaren gelen turistlerin gözüne sokulması gereken çok önemli değerlerimiz bu kentler. Yine İzmir’in en önemli avantajı yaşam biçimi, gastronomisi. Nerede bunlar? Bugün fuarlar artık, “Kaç metrekare yer var?” diye ölçülmüyor. En önemli konu artık tema. Nerede sağlık turizmi, kayak, termal turizmi, kruvaziyer teması? Hala panayır gibi düzenleniyor fuar.”

Tüm dünyada seyahat acentaları önemini kaybederken acentaları destekleyen fuar düzenlenmesine anlam veremediklerini anlatan ETİK Başkanı ve TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Artık sosyal medya, internet üzerinden son tüketici ile konaklamacılar buluşur hale geldi. Tur operatörleri satın alan kurumlar olduğu için önemini koruyor, ama seyahat acentalarının işlevi giderek azalıyor. Artık herkes kendi otelini kendi ayırtıyor, biletini kendi alıyor. Biz 600 milyon lira yatırmışız bu fuara, gelir bekliyoruz şehire. Yöneticiler bu parayı fuara yatırmak yerine, keşke faize koysalardı. Fuarda bizim otellerimiz üç gün doluyor madem.

Faize verdikleri paranın bir kısmını bize verirlerdi, ellerinde de para kalırdı hiç olmazsa. Fuar dediğin zaman 365 günün 320 günü doludur, geri kalan zamanda da tamirat, tadilat yapılır. Bugün Frankfurt, böyle Hannover böyle. Burada mermer, gelinlik, turizm fuarın var. TÜRSAB’la eşgüdümüllük yapıyorsun. Her kesimi kucaklayacağına, sektörün bir tarafını kucaklayıp diğerini öteleyerek fuarcılık yapıyorsun. Sonra da ‘fuar iyi’ diyorsun, neye göre iyi?”
Fuarda sektörün sorunlarına ışık tutan, vizyonuyla turizmcilerin önünü aydınlatacak seminerler olması gerektiğini de söyleyen Mehmet İşler şu görüşleri dile getiriyor:
“Bu yıl turizm sektörünün kötüye gittiği belli. Avrupa’da İslamofobi almış başını gidiyor. Bizim iç turizmimizi destekleyecek hareketlendirecek kararlar almamız, sorunlarımızı dile getirmemiz, vizyonumuzu genişletecek turizm CEO’larının görüşlerinden yararlanmamız gerek. Örneğin neden bu fuara Dünya Turizm Örgütü’nün başındaki insan Taleb Rifai çağrılmaz. Bir TUI ya da Thomas Cook’un CEO’ları davet edilmez? Fuarı düzenleyen kurumun başında kentin belediye başkanı var. Bu çok önemli bir avantaj değil mi ki kullanılmaz?”

Fuar İzmir’in Gaziemir’de olması nedeniyle kent merkezindeki konaklama tesislerinin de ciddi sıkıntı yaşadığını anlatan Mehmet İşler, sektörde kaybın yüzde 15-20 dolayında olduğuna dikkat çekiyor. Fuarın kent merkezinden koptuğunu, fuar için gelen katılımcıların da kent merkezi yerine otoban bağlantısını kullanarak Aydın’da, Seferihisar ya da Çeşme’de konaklamayı tercih ettiklerini belirten İşler, sözlerini şöyle tamamlıyor:

“Biz fuarı İzmir için yaptık ama Aydın’ı destekliyoruz. Katılımcıların şehirle bağlantısını kopardık. Fuarın metroyla ilişkisinin olmaması, karayolu bağlantılarının tamamlanmaması sıkıntı. İzmir’e geliyorlar ama şehir yaşamını görmüyorlar, kent ekonomise katkı koymuyorlar. Daha önceden mermer, gelinlik, turizm, ayakkabı fuarları için kente gelenlerden ekmeğimizi yiyorduk. Ama şimdi kayıp yüzde 15-20 dolayında. Bu sorunların acilen çözülmesi gerek. Kültür Turizm Bakanlığı’na bağlı en çok tesis Konak’ta, daha sonra Çeşme’de. Siz en önemli merkezi zayıflattınız, aldığınız şeyin yerine bir şey koymadınız. Neden Kültürpark’ta, insanları kent merkezine çekecek bir kongre merkezi yapılmıyor bir an önce. Bu mu başarı? Bunları söylediğimiz için bize kızıyorlar, ama biz ekmeğimizin derdindeyiz.”
Haftaya: Kent turizmi için konsensus şart