Aydın’ın Sultanhisar ilçesindeki Nysa Antik Kenti kazılarına destek sağlayan Yaşar Kültür ve Eğitim Vakfı, gazetecilere antin kenti tanıtan bir gezi düzenledi.
“Roma Dönemi’nin mimari ve mühendislik yapılarının en güzel örneklerinin görülebileceği, zeytin ağaçlarının altında romantik bir kent burası” diyor Aydın’ın Sultanhisar ilçesindeki Nysa Antik Kenti kazı başkanı Doç. Dr. Serdar Hakan Öztaner.
Nysa Antik Kenti, coğrafyanın babası olarak tanımlanan Strabon’un eğitim aldığı ve antik dönemin bir ansiklopedisi olarak nitelenen ünlü eseri “Geographica”da da anlattığı, o dönemin önemli eğitim kültür kentlerinden biri.
Gün ışığına çıkartılması belki yüzlerce yıl sürecek zeytin ağaçlarıyla dolu 220 hektarlık alana yayılmış Nysa Antik Kenti’nin agorası, bazilikası, stadionu, yaşlılar meclisi, kütüphanesi, hamamı, tüneli ve yollarının ortaya çıkartılması için, özetle taş üstüne taş konulabilmesi için en önemli destekçilerden biri Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı.
Kentin kazılarını 1998 yılında desteklemeye başlayan ve 20 yıldır bu desteği aralıksız sürdüren Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı İdare Heyeti Başkan Yardımcısı Feyhan Yaşar’ın eşliğinde basın mensuplarıyla kazı alanına bir tanıtım gezisi düzenledi.
Yaşar Holding İcra Başkanı Mehmet Aktaş ve vakıf yöneticilerinin katıldığı gezide, Nysa Antik Kenti Kazı Başkanı Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serdar Hakan Öztaner, son bir yıldır yapılan çalışmalara ilişkin ayrıntılı bilgiler verdi. Kazı evindeki bilgilendirmenin ardından geziye katılanlar, Doç. Dr. Öztaner’in eşliğinde antik kentte 2018 yılı kazılarında ortaya çıkartılan mozaikli yapının yanı sıra, kütüphane, çarşı bazilikası, sütunlu cadde, hamam ve yaşlılar meclisini gezdi.
Mozaikli taban bulundu
Basın mensuplarına kazı evinde Nysa Antik Kenti’ni anlatan Doç. Dr. Serdar Hakan Öztaner, M.Ö. 3. Yüzyıl’da kurulmuş antik kentin zorlu bir topografyaya inşa edilmiş, Roma Dönemi’nin mimarlık ve mühendislikte geldiği noktayı gösteren en önemli kentlerden bir olduğunu anlattı. Amasyalı Strabon’un kente eğitim için geldiğini söyleyen Doç. Dr. Öztaner, bilim adamının atletizm etkinliklerinin yanı sıra eğitim mekanı olarak da kullanılan Gymnasium’da eğitim aldığını belirtti.
15. Yüzyıl’a kadar yaşamın sürdüğü kentteki kütüphanenin, Efes’teki Celcius Kütüphanesi’nden sonra Anadolu’da iyi korunmuş en güzel yapıtlardan biri olduğunu kaydeden Doç. Dr. Serdar Hakan Öztaner, “Bu kent Roma mimarlık ve mühendisliğinin geldiği noktanın görülebileceği bir kent. Bu kentin özelliği vadiye stadyumu oturtmuş, yaptıkları tünel hala kullanılıyor. Izgara planlı kent, birbirine paralel cadde ve sokaklardan oluşmuş. Yağmur yağsa da bu kenti bugün sel bile basmıyor çünkü bugün yaptıkları künklere su versek neredeyse su sorunsuz akacak şekilde planlanmış” dedi.
Romantik bir kent
Nysa Antik Kenti’nin üç köprü, bir tünel, vadi üzerine inşa edilmiş konumu, iki hamamı, kütüphanesi ve mozaik tabanlı yapılarıyla keşfedilmeye ihtiyacı bulunduğunu söyleyen kazı başkanı Doç. Dr. Öztaner, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Burası Ekrem Akurgal’ın deyişiyle romantik bir kent. Kentin pozitif bir enerjisi var. Zeytin ağaçları, temiz havası görenleri etkiliyor, kente aşık oluyorsunuz. Nysa Antik Kenti, Dionysos kültünün de öne çıktığı bir kent. Nysalılar bebek Dionysos’un burada büyüdüğüne inanmışlar, bunları anlatan frizler var. Burada bulunan frizler Aydın’daki Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor. Bölgede önemli antik şehirlerin bulunduğu güzergahta yer alıyor Nysa Antik Kenti. Ancak henüz yeterince tanınmıyor.
Kentin tanıtımı, ülke ekonomisine, kent turizmine katkı sağlaması için hepimize görev düşüyor. Türkiye yer altındaki kültürel zenginlikler açısından eşsiz bir ülke. Bu kültürel mirasın, uzun yaşamı olan bu yapıların sponsorlar ve bilim heyetlerince ayağa kaldırılması lazım. Geçtiğimiz yıllarda ‘kültürel mirasın çıkartılması ve korunmasında sponsorluğun önemi’ diye bir panel yapmıştık Feyhan Hanımlarla birlikte. Belki yeniden yapılması gerek bu tür panellerin. Vakfa destekleri için teşekkür ediyoruz.”
Nysa Antik Kenti ücretsiz gezilebiliyor
Aydın’ın 30 kilometre doğusundaki Sultanhisar sınırları içinde bulunan Nysa Antik Kenti, zeytin ağaçları arasında huzurlu, sakin bir antik kent. Başınızı nereye çevirseniz yüzyıllar öncesinde inşa edilen yapılardan izler görüyorsunuz. Gezimiz sırasında sohbet ederken ören yerini yılda ortalama beş bin kişinin gezdiğini öğreniyoruz kazı başkanından. Ziyaretçi sayısı 20 binin altında olan ören yerlerinin ücretsiz gezildiğini, burayı yılda kaç kişinin gezdiğinin bu nedenle şu anda bilinmediği bilgisini paylaşıyor Doç. Dr. Öztaner.
Su içecek bir yer yok
Kenti gezerken, arkeolojik alanlarda gördüğümüz klasik sorun burada da gözümüze çarpıyor. Gezerken susasanız ya da acıksanız bir şeyler alabileceğiniz hiç bir mekan yok çevrede. Doç. Dr. Serdar Hakan Öztaner, bu sorunu çözmek için bir projeleri olduğunu belirtiyor. “Aşağıda bir yağhane var. Mülkiyeti Sultanhisar Belediyesi’ne ait. Orasının restorasyonu bittiğinde, ki ben oraya Nysa Kültür Merkezi diyorum, bir bölümünde bu söylediğiniz ihtiyaçların görüleceği bir restoran, kafe olacak. Bir bölümünde de kentin maketi, eserlerin görselleri sergilenecek ve çocuk atölyeleri olacak. Ama ne zaman olur bunlar bilemiyorum” diyor.
Mozaikli yapının büyüklüğü şaşırtıcı
Nysa Antik Kenti’nde 2018 yılında yapılan kazı çalışmaları sırasında ortaya çıkartılan önemli eserlerden biri mozaikli bir yapı olmuş. 25 metre uzunluğunda 5 metre genişliğinde yapılmış Geç Roma Dönemi’ne ait mozaikli yapının bir hamam veya Roma villasıyla bağlantılı bir saray ya da çok zengin birisine ait bir mekan olabileceği düşünülüyor. Meslektaşlarımızla birlikte görme olanağı bulduğumuz mozaiklerde saç örgüsü motifleri, köşelerde sarmaşıkları, çiçek rozet motiflerinin bulunduğunu öğrenirken, yapının büyüklüğünün şaşırtıcı olduğunu dile getiriyor kazı başkanı Doç. Dr. Öztaner.
Desteğimiz artarak sürecek
Nysa Antik Kenti’ni basın mensuplarıyla birlikte gezen Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı İdare Heyeti Başkan Yardımcısı Feyhan Yaşar, kazı başkanının anlattığı her ayrıntıyı keyifle dinliyor. Cep telefonuyla buluntuların detaylı fotoğraflarını çekiyor. Gezi süresince sohbet etme olanağı bulduğumuz Yaşar, şirketlerin, vakıfların kültürel mirasın ayağa kaldırılmasına verdikleri desteğin önemine değiniyor.
Feyhan Yaşar, vakfın 1977 yılında İzmir’in Çeşme ilçesinde yer alan Erythrai Antik Kenti ile başlayan desteklerinin, Eski Smyrna-Bayraklı Höyüğü, Smyrna Agorası ve 20 yıldır da Nysa Antik Kenti’yle sürdüğüne dikkat çekiyor.
Bu çalışmalara ne kadar bütçe ayırdıklarını sorduğumda, dört kazıya yılda ortalama 300-350 bin lira bütçe ayrıldığını, ancak nakti yardımın yanı sıra ayni yardımlarının da bulunduğunu dile getiriyor. Feyhan Yaşar, “Bu yardımlar bir yana bu alanlara ciddi zaman ve emek harcıyoruz, kültür yayınları hazırlıyoruz. Farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz. Kazı alanlarını sık sık ziyaret etmeye çalışıyoruz. Bu yıl yapılan çalışmalar bizleri çok mutlu etti. Bu hizmetlerimizi artırarak sürdürmek istiyoruz. Tüm arkeoloji severleri de Nysa Antik Kenti’ni görmeye davet ediyoruz” diyor.
Nysa Antik Kenti keşfedilmeyi bekliyor
Category: Köşe yazıları