İzmir’de uluslararası sermayeli otellerin yapımı hızla ilerliyor. Bir kaç aya kalmadan Cumhuriyet Meydanı’ndaki iki büyük otel, kentimize gelen konukların “İzmir’deki evi” olma iddiasıyla lüks ve konfor dolu kapılarını açacak. “İzmir’e zengin turist geliyor mu ki, bu oteller kentin turisT kalitesini arttırır mı acaba?” diyenler bir yana, İzmir İl Kültür Turizm Müdürlüğü’nün Ağustos 2007 verilerine göre…
Yazar: editor
Bir şey değişir, her şey değişir
Eğitim döneminin başlamasına çok az kaldı. Bir sonraki hafta başı, çocuklar ve aileleri için yaşamın temposu biraz daha artacak. Günlük yaşam telaşına, okula gitme, ders çalışma, ödev, okul gereksinimleri eklenecek. Okulların açıldığı her yıl bizim sütanne de bir coşku yaşar. Emekli aylığından ayırdığı bir miktar parayı bizlere verir, “Etrafınızdaki ihtiyaçlı ailelerin çocuklarına kalem, defter alın”…
Bir İzmir klasiği : Fuar
Kayınvalidem doğduğu köyün adını söylediğinde önce anlamamış, bir kere daha söylemesini rica etmiştim. Köyün adı onca yıldır aklımdan hiç çıkmadı: Evcikuzkışla. Çorum il merkezine 42 kilometre uzaklıktaki köy, bugün daha çok Kuzeyköy diye biliniyorsa da, kayınvalidemin söylediği ismini sevdim. Tarım ve hayvancılığın yaygın olduğu köyün 2000 yılına göre nüfusu 40. “Evcikuzkışla da nereden çıktı?” diyebilirsiniz….
Dikili’de şenlik zamanı
“Dikili ağacımız olmasa da olur inanın, bizim Dikili Festivalimiz var” diyor gazeteci yazar Hasan Uysal. Dikili Belediyesi’nin 1985 yılından bu yana “halkla bütünleşerek”, kimi zaman “baskı ve gözetim altında” gerçekleşen, ama sonunda geleneksel hale getirmeyi başardığı, Dikili Festivali dün başladı. Belediyenin süreli yayını, Gazete Dikili’nin festival özel sayısının arka sayfasında “Zaman tünelinde festival gezintisi” diye…
17 Ağustos ve mahalle afet gönüllüleri
Bizler televizyondan izledik tüm olan bitenleri. Oysa 17 Ağustos 1999 gecesi Gölcük’te yaşanan felaketten sağ çıkmayı başarabilenlerin anıları dün gibi taze. Yan binamızda oturan çift, tatillerini bir gün daha uzattıkları için hayatta kalma şansını yakalamışlar. Ancak tüm varlıklarını ve sevdikleri komşularını yitirmenin üzüntüsüyle biri şeker, diğeri kalp hastası olmuş. Satış temsilcisi Şenay Sağlam ise, 1999…
Tuvaletler bizim aynamız
Kemeraltı’na inen herkesin en az bir kere uğramışlığı vardır buralara. Ancak bazen “naçar” durumda olmanıza karşın, kendinizi tutar, eve kadar sabredersiniz. Çünkü ya kokudan burnunuzun direği kırılacak gibi olur ya da kapının kolunu bile tutmaktan kaçınırsınız. Tuvaletlerden söz ettiğimi anlamışsınızdır. 35 yıldır tuvaletçilik yapan Ege Bölgesi Tuvaletçiler ve Temizlikçiler Derneği Başkanı Yakup Baş da, kimi…
Umutsuz işsizler
Geçtiğimiz hafta yanıbaşımızdaki bir matbaada beş elemanın birden işten çıkarıldığını duyunca “Yeni bir kriz dalgası mı, yine bir deprem mi başladı yoksa?” demiştik. Önceki gün, İzmir’de uzun yıllardır baskı öncesi film çıkış hizmeti veren saygın bir kuruluşun kapandığını gördük. Son gün eşyalar toplanmış, tüm çalışanlar son kez öğle yemeğinde bir araya gelmiş, suskun oturuyorlardı. Bir…
Reklamların ardında kalanlar
22 Temmuz Pazar günü kentin reklam panolarındaki erkek egemen yüzler gitmiş, sert söylemli parti liderleri yerini beyaz takım elbisesi içinde gülümseyen zarif bir bayana bırakmıştı. Seçim yasakları nedeniyle kaldırılan parti afişleri, bir tekstil firmasının reklamlarında yer alan mankenle yer değiştirmişti bir gecede. Açık hava reklamlarının yıldızlaştığı bir seçim yaşadık. Parti liderlerinin seçim meydanlarında, televizyon konuşmalarındaki…
Geleceğimizi karartıyoruz
Balçova’daki Teleferik işletmesinin sorumlularından Ali Rıza Karadağ, “Yangından önce burada ağaçların bazıları teleferiğin kabinlerine değiyordu” diyor. 17 yıl kadar önceydi. Sokaktan geçen çocuklar, “Teleferik yanıyor” diye bağırışınca hepimiz balkonlara çıkmıştık. Evimizin arka yüzünden görünen Balçova Teleferiği’nin kurulu olduğu Dede Dağı’nda bir noktadan yoğun bir duman yükseliyordu. Bir süre sonra duman çıkan yerden alevler yükseldiğini gördük….
Bağımsızlar da bir şeyler yapabilir…
Hepimizin gündemi seçim. Televizyonda borsa şöyle, dolar böyle söylemlerine karşın piyasa durmuş. Esnaf son derece sıkıntılı. Hepimiz ekmek yiyor, su içiyoruz ama ekonominin çarklarını döndürecek işler, nedense hep seçimden sonrayı bekliyor. Önceki gün ziyaret ettiğim bir gazetenin ilan servisindeki genç bayan, “İki üç arkadaş, çay içmeye bir yerlere gidelim, rahatlayalım diyoruz. Dönüp dolaşıp seçim konuşuyoruz”…